28 Eylül 2007 Cuma

BİZ NE YAPTIK?

Yorumlarınızdan yola çıkarak, birazda kendi hislerimizi katarak evde kalmayıp dışarı çıkmaya karar verdik. 1 haftamızı tamamladığımız gün, önce benim için doktor kontrolüne sonra da Kanyon açık hava alışveriş merkezine gittik. Açık havada biraz dolaşıp evimize döndük. Kanyonda geçirdiğimiz süre içinde 3 kez emzirme odasını kullandık. Emzirme için her gidişimizde en az yarım saat kaldık. Sonuncusunda da altını değiştirmek için gittik. Yani toplamda Kanyon'da geçirdiğimiz sürenin yarısı emzirme odasında geçti diyebilirim. Can'ımız öyle kolay kolay memeyi bırakmıyor, tam bir meme bağımlısı, burnu değer değmez de gözler yumuluyor ama memeyi bırakmıyor, ağzından çekmeye çalışınca hemen bir hüppp yapıp tekrar çekiyor içeri.
Doğduğunda ben odaya çıktıktan biraz sonra getirdiler Can'ı ve kan testi dışında da almadılar hiç. Gelir gelmez meme aranıyordu, ağzı sağa sola gidiyordu, hemen emzirdim ama süt yoktu sanırım. Can emdikçe geldi sütler. Sarılık olunca da sık sık emzirdim. Şu an sarılık sadece gözlerinde kaldı. Bol bol altını kirletiyor. Bezini her açışımızda bir de ortalığı sulamaya başladı, baştan aşağı üstünü değiştirmek zorunda kalıyorum. Bunun için türlü çareler aradık ama yine de kıyıdan köşeden üstünü ve ortalığı ıslatmayı başarıyor altı açıkken. Bunun için bir çare varsa lütfen paylaşın!
Kucakta olmayı çok seviyor, emzirdikten sonra bile sepetine yatırılınca hemen bızırdanıyor. Ben de hemen alıyorum kucağıma, büyükler alıştırma diyorlar ama güven duygusunun gelişmesi için beni yanında hissetmesini istiyorum. Daha bir hafta öncesine kadar anne karnında idi, kolay değil bir anda boşlukta hissetmek kendini, kucağımda olmaya hakkı var diye düşünüyorum.
Göbek kordonu 1.haftasında düştü, gece altını değiştirirken bir baktım göbek kordonu düşmüş içerde duruyor. Saklıyoruz...
Hiç bir iş yapamıyorum, geçen gün bir kek çırpayım dedim, 3 kez ara vermek zorunda kaldım. Dün iftar için yemeği zor hazırladım, devamını da eşim getirdi. Uyuduğu aralarda biraz evi toparlamaya çalışıyorum. Bazen de onunla birlikte gündüzleri ben de uyuyorum. Süt için dinlenmek gerekiyormuş. Bir de evin her odasında büyük şişelerle su bulunduruyorum. Özellikle emzirirken susuyorum ve bol su içiyorum.
Bugün de parka gittik güzel havadan istifade ederek. Ana kucağı denen koltuğun içinde iken hiç sesi çıkmıyor, arabasının da sarsıntısı sanırım beşik etkisi yapıyor ve hiç uyanmadan geri döndük bugün neredeyse.

Şimdilik bu kadar diyelim, Can ile bu kadar yazabildiğime şükrediyorum. Bu arada bu güzelim kurabiyeler, bugün bizi ziyarete gelen Sevgili Gülriz ablamızdan. Kurabiyeler nefisti, yine dayanamayıp yedik bir tanesini... Hepsi cicili bicili farklı şekil ve renklerde idi. Üzerlerinde Hoşgeldin Can yazan patikleri çok sevdik. Çocuk arabası figürü de çok güzeldi. Güzel hediyeleri için çok teşekkür ediyoruz Gülriz ablamıza...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder