Can ile pek dışarı çıkamayınca bizi ziyarete gelsinler diye yollarını gözlediğim arkadaşlarım tek tek geldiler bu hafta. Dönüp bakınca nasıl geçti bu hafta günler diyorum. Cuma geldi bile...
Ziyaretimize gelsinler diye genelde davet etmek zorunda kalırım sevdiklerimi... Anne ve babam da dahil buna. Hatta ısrar ederim bazen, yerinden kımıldamak istemeyenler olur ya, hadi gelin, hadi gelin diye ısrar etmek zorunda kalırsınız... Sağolsunlar gelirler ama bazen de davetime icabet edilmez, o zaman da üzülür, gücenirim elimde olmadan... Bu hafta hiç gücendirmedi arkadaşlarım beni...
Ama içlerinde biri var ki ne davet bekler ne rica, bu açıdan apayrı yeri vardır ben de... Sizi görmeye geleceğim deyip, geldi dün onca yolu aşıp, bizi çok mutlu etti, daha önce Can'ı görmeye geldiği gibi yine... Bazı arkadaşlar söyler "ya bir ara sana gelcem/gelcez" filan da filan. Halen gelecekler bekliyoruz:) İnsan dediğini yapmalı, yapmayacağını da dememeli. Bakın, Gülriz'im size örnek olsun. Geleceğim der ve gelir...
Yetmedi bir de bloğuyla özdeşleşen papatya desenli tahinli kurabiyelerinden getirdi Gülriz. İçimi okumuş gibi, canımın kıyır kıyır bir kurabiye çektiğini bilir gibi yapıp getirmiş. Sabah düşünüp yapmak istemiştim, Can Ağa o kadar vakit izin vermez diyerek vazgeçmiştim.
Bu güzel birlikteliğe en yakın arkadaşlarımdan Emel'de katıldı, davete icabet ederek kırmadı beni sağolsun. O da benim gibi yeni anne ve çalışmayı bırakıp bebeğine bağlananlardan. İlk defa kızıyla başbaşa dışarı çıktı, cesaretini topladı ve geldi, bu yüzden ona da çok büyük bir teşekkür ediyorum. Bu arada blog camiasına o da katıldı, yaptığı lezzetli ve bir o kadar pratik tarifleri ve kızıyla geçirdiği günleri artık buradan sizlerle paylaşıyor.
Peki ben neler yaptım buluşma öncesinde...
Can Ağa sabah uyanmadan kalkıp önce muffinlerimi pişirdim. Üzümlü fındıklı kakaolu muffiler... Sabah ile öğle arasında ki uykusunda ise dilim poğaçayı.
Öğleden sonra da yoğurtlu havuç kızartmasını.
Bu hafta ziyaretimize gelen can arkadaşım Nazife'ye ve üniversiteden arkadaşım Fatma'ya da davetime icabet ettikleri ve bizi unutmadıkları için teşekkür ediyorum... Her haftamız böyle olsun diye de diliyorum. Günlerimiz çok daha güzel oluyor, fırınımızdan güzel kokular geliyor, çayımız kaynıyor, bir de üstüne güzel sohbetler ekleniyor ve günlerimiz işte böyle anlam kazanıyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder