28 Şubat 2008 Perşembe

CAN AĞA

işte bizim güleç Can Ağa...
Koltuğa oturunca eli ya kenarda ya dizinin üstünde... Bir de şap şap elini dizine vuruyor, ritim tutar gibi. Deli ediyor o zaman beni...
Biliyorum pek ilgi çekmiyor artık özene bezene pişirip sizinle paylaştığım tarifler... Zira bir heves çektiğim onca çikolatalı muffin fotoğrafıma neredeyse hiç yorum gelmedi:) En sona eklenen fotoğraf makinesiyle tanışan Can, yorumları sildi süpürdü.
Herşeye rağmen buyrun pazar sabahı kahvaltısında özel istek alan pizzamız...

Bu arada mutluyum artık. Havada parlayan pırıl pırıl güneşe bakıp, dün Can'ın babaannesi, yengesi ve kuzeni ile hep beraber İkea'ya gittik. Mutfağımız için yeni şeyler aldık. Yeni muffin kalıpları, pratik pudra&un eleme aparatı, ölçü kapları, çırpıcılar...

Can ile gezmek artık pek keyifli. Oğlum gezerken huysuzlanmıyor pek, bize ayak uyduruyor. İkea'nın her köşesi bizim için emzirmeye müsaitti. Yeri geldi teşhir ürünü bir koltukta, yeri geldi depoda minderlerin üstünde, yeri geldi emzirme odasında... Haftaiçi sakin oluşu ise çok güzeldi. Sonra yorulunca ya da acıkınca dinlenebileceğiniz, yemek yiyebileceğiniz yerler de gayet iyi düşünülmüş. Sanırım bundan sonra sık sık gideriz... Başarılı bir vaka örneği şu İkea... Türkiye'ye ilk geldiğinde iş yapmaz denilmişti ama şimdi aldı başını gidiyor, tutabilene aşk olsun...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder