26 Şubat 2011 Cumartesi

BİR KIŞ VAKTİ BİZ MASAL ÜLKESİNDEYKEN I

Binlerce fotoğraf var idi kartlarda döndüğümüz vakit, videolar onların üstüne…
Bakıp elemek, eleyip yine elemek, son haliyle aktarıp işlemek, küçültmek, bloğa ekleyecek hale getirmek bir ayı buldu...
Doğumgünleri buluşmalar araya girince öncelik onların oldu, Masal ülkesinin gezisi her zaman olduğu gibi bu kez de gecikme üstüne gecikmeyle geldi bloğa…

Bir kış vakti biz masal ülkesinde çok güzel vakit geçirdik şükürle… 4. gidişti bu ailecek, daha ilk geziden itibaren Can bize eşlik ediyordu, minik hücrelerdi o vakit varlığından habersizdik. 2. gidişte o kadar anlamasa ve hatta araba gezilerinde çokça sıkılmış olsa da 3. ve 4. geziler onu çok mutlu eden, yine gidelim İsviçre’ye dedirten geziler oldu.

Bir kez daha açtı kollarını bize Masal ülkesi, bu kez baharlık giysileriyle karşılayıp şöyle birkaç gün sonrasında beyaz giysilerine bürünerek ağırladı, uğurladı…
Ama üzmedi hiç, güneşli yüzünü de gösterdi, lapa lapa yağan karı izlemenin mutluluğunu da yaşattı…
Tek şikayetimiz günlerin erken bitiyor, saat beş civarı akşamın tez elden iniyor oluşuydu ülkeye ama bunu da sabah erkenden kalkıp yollara düşerek hissetmemeye, günü olabildiğince değerlendirmeye çalışarak kapattık kendimizce…

Daha önceki gidişlerde yapamadığımız iyi ki de yapmayıp bu geziye bıraktığımız bir çikolata ve peynir fabrikası gezilerimiz oldu. Can’ın ve benim özellikle çok keyif aldığım iki gezi oldu bunlar. Pek yakında ayrı bir yazıda…

Eşimin en çok keyfi aldığı gezi ise Flims-Laax kayak mekanına yaptığımız 3 günlük gezi oldu. Biz Can ile kızak kaymanın tadına vardık, eşim snowboardun… Aynı mekanda yaptığımız orman yürüyüşü ise maaile keyfimiz oldu… Pek yakında ayrı bir yazıda…

Heidi’nin köyüne ve evine yaptığımız gezi ve yürüyüş güneşli bir güne denk geldi… Heidi’yi evinde bulamadık, Clara’nın yanına gitmiş Mart ayında dönecekmiş üzüldük buna kendi açımızdan tabi ama Clara açısından da sevindim. Biz gittik görevimizi yaptık. Pek yakında ayrı bir yazıda…

Dönüşümüzden bir gün evvel Ren Nehrinin doğduğu noktaya gidip buradaki tarihi şehri gezmek, kalesine çıkmak ise bir başka güzellikti... Buz gibi bir hava ancak pek de faydası olmayan güneş, yine de bu geziyi tamamlayabilmenin keyfi ayrı bir yazıda...

Bir başka ilk olarak 2. el eşya satan dükkana gidişimiz ise ayrı... Dükkan demek küçüksemek olur, büyük bir alana yayılmış, migrosvari bir havada, tek tek sınıflanmış gruplanmış eşyalar, antikalar ayrı bir yazıda.

Raclette partisi ise ayrı bir yazıda olacak. Halen fotoğraflarına pek bakmamaya çalışıyorum. Buralarda bulup da yemesi pek mümkün olmadığından :( Bir yolunu bulup yapmaya çalışmak lazım çakması da olsa… Pek yakında apayrı bir yazıda…

Manzaralar, ormanlar, dereler, çaylar boyunca gezilerimizden çıkan fotoğraflar ile bu yazıyı kapatıp hızlı bir başlangıç yapıp atlamak istiyorum bu denize, serinin ilk yazısı gelsin…
DSC04629
DSC04593
IMG_8311
IMG_7127
IMG_7497_resize
DSC04442IMG_7393_resizeIMG_7777_resize

IMG_7351_resizeIMG_7311_resizeIMG_7804_resizeIMG_7300_2_resize

IMG_7031_resizeIMG_7005_resizeIMG_7015_resizeIMG_7708_2_resize

IMG_7685

Geçtiğimiz yaz tekne ile bu gölde gezinti yapıp sonunda bir çılgınlık ile bu şelalenin altından geçmiştik, bunu düşünüp ürperdim fotoğrafı çekerken, hava 0 derece civarı...
IMG_7817_resizeIMG_7816_resize


Burada insanlar kendilerine bir şatoyu satınalıp ev diye oturabiliyorlar kapısına da Privat yazdırıp, ya da parayı da çok bulduğundan şato görünümlü bir ev yaptırabiliyor. Bu ev için hangisi geçerli acaba?
IMG_7801_resizeIMG_7797_resize
IMG_7664IMG_7820_2_resize
Çeşit çeşit evler, çoğu orjinal ilk hallerini halen koruyorlar. Masalsı havayı daha da pekiştirmek için...
IMG_7117

Bu gezide farkettiğimiz daha önceki gezilerde muhtemelen ağaçların yeşil oluşundan farketmediğimiz bu tarz ağaç dikimi. Evi sırtlamış sanki, atıp götürecek gibi hazırolda bekliyor ağaçlar...
IMG_7465_2
IMG_7297

Hava günlük güneşti ya ilk gidişimizde...
IMG_7460

Bu da 3-5 gün sonrasından kareler...
IMG_7829
IMG_7683
IMG_7668

Kar ne demek, kardan adam nedir en güzelinden yaşadı bildi yaptı gördü Can...

İşte bizim kardanadamımız:) Beremi ödünç verdim, üşümesin:) Gözleri ve düğmeleri Türkiye'den getirdiğimiz halis sele zeytinlerden:)
IMG_7876
IMG_7873
IMG_7845

Gezdiğimiz geçtiğimiz yerlerden manzaralara devam... Kar ve köy yaşamının izleri...
IMG_7750
IMG_7722
IMG_7721

24 Şubat 2011 Perşembe

Hindistan Yolcusu kalmasın.

Üzüntüler yaşadık, sıkıntılar atlattık, hastanelere gittik geldik, sevindik ansızın, üzüldük birdenbire, bazen bir kolumuzu kesip attık hayatın acımasız gerçekleri ile yüzleşerek, itiştik kakıştık, bu iki haftada çok şey öğrendik, bunlardan biri de hayatın devam ettiği idi.Yarın gidiyoruz, Alişimizi de alıp Hindistan'a..bir arınma, devinme, rahatlama olacak benim için, biricik hocam ve onun 15

23 Şubat 2011 Çarşamba

Şirince’deki çıkmaz nasıl aşılır?

Sevan Nişanyan & Ali Nesin'in İzmir Valiliğine sunduğu öneriler



1.      Kentsel sit alanının imar planı acilen yenilenmeli, onunla birlikte kentsel sit dışındaki köy alanlarının imar durumu açıklığa kavuşturulmalıdır.

Köy içini kapsayan Kentsel Sit, köy çevresini ilgilendiren 3. Derece Doğal Sit ve Nesin Matematik Köyünün de içinde bulunduğu sit dışı köy alanı üç ayrı statüye tabidir. Her üçünün imar statüsü (ayrı ayrı veya beraberce) çok kısa zamanda düzenlenmelidir.

İmarda gözetilecek hususlara ilişkin ekte bazı öneriler getirilmiştir. Bu ilkelere uygun bir plan, bürokratik engellere takılmadığı sürece kanımızca birkaç ayda hazırlanabilir.

Kentsel sit alanı için Kültür ve Turizm Bakanlığınca hazırlanan Koruma Amaçlı İmar Planı halen çıkmaza girmiş ve yürürlüğü durdurulmuştur. Bakanlık bu planı hızlı ve radikal bir şekilde yenilerken, İl Özel İdaresi’nin köy çevresi için 1/25.000’lik plan hazırlığına hız vermesi gereklidir.


2.      Yeni imar planları fiilî durumu koruma noktasından hareket etmelidir.

Köyde “ucube” niteliğinde birçok yapı ve eklenti vardır; bunların bir kısmının kaldırılması gereği aşikârdır. Ancak mevcut durumun ana nedeni idarenin 27 yıldan beri imar planı yapamamasıdır. İdarenin kusurundan doğan bir durumdan ötürü, birçoğu yoksul köylü olan mal sahiplerinin cezalandırılması adil değildir.

Köyde kesinleşmiş veya kesinleşmeye yakın 100’e yakın yıkım kararı alınmıştır. Ayrıca henüz ihbar edilmediği ya da dikkat çekmediği ya da müsamaha gösterildiği için işlem konusu olmayan 100 civarında kaçak inşaat ve tadilat da zamanla gündeme gelebilir. Bunlardan herhangi birinin yıkılması, emsal yoluyla hepsinin yıkılması yönünde baskı doğuracaktır ve bunun Şirince halkı açısından olumlu bir sonuç doğurma ihtimali yoktur.

Bu nedenlerden dolayı imar planının fiilen imar affı niteliğinde olmasının pratik, ahlaki ve hukuki bir zorunluluk olduğu düşüncesindeyiz.


3. İmar planının detay uygulamasında yerel bir heyet yetkilendirilmelidir.

İmar planı kusursuz dahi olsa uygulamada bürokratik zorluklar ve/veya kadro yetersizliği nedeniyle aşılması güç darboğazlar oluşmaktadır, en masum isteğin onaylanması yıllar almaktadır.

Proje gerektirmeyen tamirat ve tadilat, bahçe duvarı, ahır, çardak, dükkan düzenlemesi gibi basit konularda yerel bir heyete kısa yoldan karar alma yetkisi tanınmalıdır. Proje gerektiren işlerde dahi yerel heyetin ön onay yetkisi bulunmalıdır. İl Özel İdaresi ve Koruma Kurulu, denetim, teftiş ve ikinci kademe onay organları konumuna yükselmelidir.

Adı geçen yerel heyet köyde oluşturulacak “Köy Konseyi” gibi bir oluşum, ya da Köy Konseyi veya muhtarlık bünyesinde kurulacak bir teknik danışma heyeti olabilir.


4. Varolan olumsuzlukların düzeltilmesinde zorlama yerine uzlaşma yoluna gidilmelidir.

Yeni imar düzeni kurulduktan sonra köyde geleneksel dokuya uygun olmayan eklentilerin giderilmesi için mal sahiplerine makul öneriler getirilmelidir. Bunun için kısmi veya tam maddi yardım ile birlikte, zarar gören işletme sahiplerine dükkan yeri gösterme vs. gibi teşvik edici yaklaşımlar daha etkili olacaktır.

Mal sahipleriyle yapılan bu pazarlık sürecinde de Köy Konseyi’nin yararlı işlevi olabilir.

Planını Sevdiğim Şehir Plancıları

Şehir Plancıları Odası Şirince ile ilgili zehir gibi bir bildirgeç çıkarmış. “Bilimsellikten,” “toplumsal sorumluluktan” dem vurmuş. Klasik yalanları ardarda sıralamışlar. Yüzleri kızarmamış.

Önce bir okuyun. Sonra sıkılmazsanız beş dakika beni dinleyin.


Söylediklerinin hemen hemen her cümlesi kandırmacadır. Riyakârlıktır.

Hepsine birden girsek laf uzar. Onun için seçmece gidelim.

YALAN RÜZGÂRI
“2007 yılından beri imar planı var” demişler. Dememişler de onu ima etmişler. Nah vardır! İmar planı 2007’de onaylandı, üç ay gibi yürürlükte kaldı, mahkeme kararıyla iptal edildi. Mahkemesi temyizi iki sene sürdü. Bir daha 2009 sonunda yürürlüğe girdi. Köyde doğru dürüst kadastro yokken imar planı yapmak gibi absürd ötesi bir işe girişildiği için her şey çorba oldu. İki üç ay önce doğru dürüst kadastro yapılıncaya kadar (tercümesi: çıkmaz ayın son çarşambasına kadar) uygulaması gene durduruldu.

“İmar planı süreci gerçekten gereğinden uzun sürmüş”müş. İtirafını yesinler! Sit ilan ediliyor sene 1983. İmar planı yüzsekseninci bürokrasi kapısından geçip onbir aylığına devreye girer gibi oluyor, sene 2010. 27 senecik sadece. Kadı kızında bile bulunur o kadarcık kusur değil mi? Beklesin evde 27 sene, güzelliği mi eskir?

“2001’de geçiş dönemi yapılaşma koşulları ilan edilmiş”miş. Vatandaş cahil ya, salla gitsin! Bunlar bilmez mi ki geçiş dönemi yapılaşma koşulları 2863/17 uyarınca sadece iki sene için geçerlidir, 2001’de dostlar alışverişte görsün diye ilan ettikleri geçiş dönemi koşulları 26.9.2003’te kadük olmuştur? Yenisi çıkarılmamıştır. Üstelik şu an yıkılması öngörülen yapılar arasında 2001-2003 arasında yapılmış olan hiçbir şey yoktur?

ŞİRİNCE’Yİ SİTELEŞTİRME PLANI
Yaptıkları imar planı nasıl bir şey ben size söyleyeyim. O imar planı çerçevesinde 2007 ve 2010’da Şirince’de dört veya beş tane inşaat izni verildi. Hangileri olduğunu anlamak kolaydır. Gelin Şirince’ye, bakın etrafa, en çirkin, en görgüsüz, en kibirli, en “Kuşadası tipi villa” kılıklı betonarme binalar hangisi diye bakın. İşte onlardır.

Şirince’de betonarmenin yasak olması lazım. Plan betonarmeye izin vermekle kalmıyor. Uygulamada betonarmeden başka herhangi bir şey yapılmasını imkânsızlaştırıyor.

Şirince’de eski evler yerin eğimine göre iki veya üç katlıdır, çatı hattı o yüzden ahenklidir. Plan 6,5 metre kot verdiği için bütün evler asker gibi 6,5 metre yapılıyor.

Şirince evleri bitişik nizamdadır. Plancı takımı toplu konut kooperatifinden başka yapılaşma modeli bilmediğinden, plan bütün köyü villa tipi konut misali tek örnek evlerle dolduruyor.

Şirince evlerinin çatısı dört akarlıdır. Plan bitişik parsele saçak taşmasını yasakladığı için üç akarlı, yarım çatılı ucubeler yaratıyor.

Şirince’de evlerin alt katı taş, üst katı bağdadidir. Biraz yamuk olurlar. Güzelliği de oradadır. Plan betonarmeden başka şey görmemişler tarafından yapıldığı için 50 metrekarelik buz gibi sıvalı kör beton duvarlara bana mısın demiyor. Bilmiyorlar çünkü. Öyle bir duyarlıkları yok. Ruhları öleli yıllar olmuş.

En fecisi, Şirince’de doğru dürüst kadastro yapılmadığından kadastro haritasıyla fiili durum arasında uçurumlar var. O yüzden ne yapmak istersen iste, önce varolan yapıyı yıkman lazım ki projen kadastro haritasına uysun. “Aaa” diyorlar, “200 senelik Rum evi ama tapudan bir metre taşmış görünüyor.” E, kadastro kutsal çünkü altında Devletin mühürü var. Hakikat ise nedir ki? Yık gitsin, evin Devletin çizdiğine uygun olsun.


EVET YIKILSIN, AMA SEN NE CÜRETLE KONUŞURSUN?
Şirince’de çirkin yapılaşma yok mu? İbadullah var. Düzeltilmesi lazım mı? Kesinlikle lazım. Hatta birçoğunun, evet, yıkılması lazım. Şirince’nin çarşısından aklı başında olan herkes nefret ediyor. Ben de nefret ediyorum. Biz 20 sene önce bu köye geldiğimizde burası dünya güzeli sakin sessiz bir yerdi. Şimdi çarşıya hiç inmemeye çalışıyorum. Üstüme fenalık geliyor.

Peki kimdir bu durumun müsebbibi? Görmemek için hakikaten kör ve ahmak olmak lazım. Adamlar 27 senedir hiçbir iş yapmamış, “ben devletim, teknokratım, bürokratım, var mı bana yan bakan” diye hindi gibi şişinmekle yetinmiş. Sadece kâğıt üretip birbirine paslamış. Köyün sokaklarını sökmüş, altı ayda kapatıp döşemekten aciz kalmış. “Aydınlatacağım” diye getirip Allahın dağ köyüne otoban ışıkları takmış. Sonra da vatandaş niye çerden çöpten tezgâh yapıp tarihî köyde dantel satıyor diye efeleniyor. Var mı böyle kabadayılık yahu? Sen kimsin? Bir okulda dört sene toplu konut planı yapmayı öğrendin diye milletin evini dükkânını yıkma fetvası verme cüretini nereden buluyorsun?

Yoksa millet kendi köyünü kendi yapmaya başlarsa ne olur acep benim çorbam diye mi telaştasın?


KAÇAK HELÂ, AHŞAP TEZGÂH
Gelelim işin asıl ahlaksızlık kısmına.

Efendim neymiş, “Kaçak eklentiler, yapılaşma izni olmayan alanda yapılan ahşap dükkân, kapalı sundurma, wc, seyir terası, pergole, izinsiz duvarlar, müştemilat yapıları, havuz, dokuya uygun olmayan kaplama gibi izinsiz uygulamalar”mış yıkılacak olanlar. İkiyüzlülüğe bakar mısınız?

Bunlar iki senedir Nişanyan’ın evlerini yıktıracağız da yıktıracağız diye isterik oldular. Peki Nişanyan’ın evleri kaçak eklenti miymiş? Ahşap dükkân mıymış? Kapalı sundurma mıymış? WC miymiş? Pegole miymiş? Yoksa izinsiz duvarlar mıymış? Hangisiymiş?

Hayatta görmedikleri, beton apartmanlarında dört duvara karşı otururken tahayyül bile edemedikleri güzellikte bir mahalle ve iki tane köy yapılmış, evleriyle, konaklarıyla, kuleleriyle, hamamlarıyla, bağlarıyla, bostanlarıyla. Efendim dokuya aykırıymış mış. Dokusuna aykırıysa ittiğimin dokusunu buna uydur değil mi? Hayır, kudurdular ki bize danışmadan yaptı diye. Yıkılsın diye orgazmlara girdiler. Sonra da baktılar ayıp oluyor, Ahmet’in sundurmasını, Mehmet’in tahta tezgâhını, Hasan’ın briketten helâsını da yıkılacaklar listesine eklediler ki yaptıkları eşeklik “bilimsel” gözüksün. “Toplumsal sorumluluk” havaları atabilsinler. Ne kadar ahlaksız adamlar oldukları hemen belli olmasın.

“Bilimsel”miş. Bilimselini seveyim. Bildiğin çapulcu Timur ordusu bunlar. Kıskançlıktan, önyargıdan bir yerleri şişmiş. O kadar.










Şirince Köyü İmar Esasları

"Siyasi" deyince illa "Büyük Siyaset" anlaşılmamalı. 600 nüfuslu bir köyün imar planı da siyasetin ta kendisidir. Buyurun bir deneme. Yirmi yıl kafa yorarak, deneyerek, yanılarak hazırlandı.


USUL
1.      Şirince köyü içinde ve çevresinde bina yapımı, tadilatı ve onarımı için Köy Konseyinin ön onayı şarttır.
2.      Her türlü onarım ve tadilat ile taban  alanı 50 metrekareyi aşmayan basit ek yapılarda Konsey, uygun gördüğü takdirde, mimari projeye gerek olmaksızın, sözlü anlatım veya basit çizim üzerinden onay verebilir. Onay yazılı olarak verilir ve yapılacak işin tam niteliğini belirtir.
3.      Mimari proje gerektiren işlerde Konsey, projeyi en geç 30 gün içinde değerlendirerek onay, red veya değişiklik önerilerini ilgili mercilere bildirir.
4.      Konsey bu belgede sayılan bağlayıcı kuralların yanısıra köyün mimari ahengine, geleneksel dokunun gereklerine ve turistik ihtiyaçlara ilişkin kendi değerlendirmelerini gözönüne almaya yetkilidir.
5.      Onaya uygun olarak bitirilen işler için Konsey tasdik belgesi verir.
GENEL İLKELER
6.      Köy içindeki konut ve konaklama tesislerinin geleneksel Şirince ev tarzına uyması esastır. Köy yerleşim sınırı dışında yapılacak yapılar geleneksel Şirince ev tarzına VEYA köy civarının ve Ege bölgesinin geleneksel bağ evi tarzına uymak zorundadır.
7.      Köy içinde ve çevrede betonarme karkas yapı yasaktır. Tüm evler yığma kârgir usulüyle yapılır. Ancak kat arası tabliyeler ve istinat duvarları betonarme olabilir. İstisnai hallerde taş duvarla tamamen kamufle edilmek şartıyla betonarme kolon kullanılabilir.
8.      Ahşap “bungalow” tipi yapılar, hazır ahşap evler ve prefabrik yapılar yasaktır.
KÖY İÇİNDE KONUT VE KONAKLAMA TESİSİ YAPIMI
9.      2008 tarihli imar planının izin verdiği parsellerde VE mevcut yapı harabesinin bulunduğu yerlerde yeni konut yapılabilir. [İmar planının imar izinleri tartışmaya açılırsa işin içinden çıkılamaz.]
10.   İmar Planının öngördüğü hacimler dikkate alınmayacaktır. Mümkün olan her yerde köyün geleneksel yapısına uygun olarak BİTİŞİK NİZAM yapılaşma tercih edilecektir.
11.   Ön cephe bitişik parsellerdeki evlerle aynı yönde olacaktır. Ancak zorunlu hallerde, çevre evlerle uyum göstermesi koşuluyla, yan cephe öne verilebilir.
12.   Dik yerlerde çatı kotu, arka sıradaki çatı kotundan bir kat (270 ila 300 cm) alçak VEYA ön sıradaki çatı kotundan bir kat yüksek olacaktır. Ön sıra ile arka sıra arasında kot farkının 270’ten kısa olduğu yerlerde ve çarşı içi havalisinde yeni yapıların çatı kotu, bitişik parsellerdeki en yüksek çatının kotunu aşamaz.
13.   Önceki maddede belirtilen kot sınırlamalarını aşmamak şartıyla evler, zemin eğimine uygun olarak iki veya üç katlı olabilir.
14.   Bodrum katı yasaktır. Zemin kat tabanı ön sokakla bir veya sokaktan en çok 1 metre yükseklikte olabilir.
15.   Zemin katta yığma taş yapı zorunludur. Taş duvar yatay işlenecek, “yapıştırma” ve “kaplama” yöntemi kullanılmayacaktır. Toprak veya beton harç kullanılabilir.
16.   Üst kat pencereleri 1/2 boyutlarında ahşap doğrama olacak, 150 cm’den alçak ve 200 cm’den yüksek olmayacak, bir cephedeki pencerelerin hepsi aynı hizada olacak, ara mesafeleri eşit olacak ve kasa eninin 1.25 katından daha geniş olmayacaktır. Dış cephede demir, alüminyum ve plastik doğrama yasaktır.
17.   Erdem Konağı tarzında gömme teraslar hariç taraça ve balkon yasaktır. Düz çatı yasaktır. 
18.   Çatı eğimi %20 ila %30 olacaktır. Tüm çatılar evin cephesi adedince akıntılı olacaktır. Alaturka kiremit kullanmak zorunludur. Eski (çıkma) kiremit tercih edilecektir. Çatı üstü güneş enerjisi depoları yasaktır. Güneş enerjisi panoları çevreyi rahatsız etmemek şartıyla çatı üstünde veya yerde kullanılabilir.
19.   80 santimetreyi aşmamak ve özel mülk olan komşu parsele taşmamak şartıyla çıkma ve cumba yapılabilir. Cumba tek cephede, çıkma en çok iki cephede olabilir. Birbirine bitişik iki cephede çıkma varsa bunlar köşede birleşecek, ayrı ayrı çıkma yapılmayacaktır.
20.   Üst katlar bağdadi (çit) veya yığma tuğla tekniğiyle yapılabilir.  Çit ve tuğla duvarlar sıvanacak ve beyaz badana yapılacaktır. Pencere ve kapılar herhangi bir koyu renge boyanabilir.
21.   Konutların iç düzeni serbesttir. Ancak Konsey tavsiye niteliğinde kararlar alabilir.
22.   Bahçe ve avlu dış duvarları yığma taştan yapılacaktır. Eski tip kiremitli kapı çatısı ve çardaklar tercih edilecektir. Ferforje parmaklık yasaktır.
23.   Burada sayılan standartlara aykırı olan mevcut yapılarda her türlü müdahale, yapıyı mümkün mertebe geleneksel tarza uygun hale getirme yönünde yapılacaktır. Konsey onarım onayı vermeden önce varolan aykırı unsurların bir bölümünün veya tümünün düzeltilmesini şart koşabilir.   
MÜCAVİR ALANDAKİ YAPILAR
24.   Köy yerleşim alanı dışında a) 5 dönümden küçük parsellerde konut ve konaklama amaçlı olmayan (kümes, ahır, depo, havuz gibi) basit işlevsel yapılar, b) asgari 5 dönümde toplam %5 taban oturumunu aşmamak şartıyla köy ve çiftlik evi tarzında konutlar ve aynı nitelikte konaklama tesisleri, c)  toplam %20 taban oturumunu aşmamak ve geleneksel kırsal mimari tarzına aykırı olmamak şartıyla eğitim ve sağlık tesisleri kurulabilir.
25.   Toplu konut ve “site” projeleri yasaktır. Birbirine eş ikiden fazla müstakil konut yapımını içeren projeler onaylanmaz.
26.   Yapılar iki kattan yüksek olamaz. Geleneksel Şirince köy mimarisi tercih edilir. Ancak Ege bölgesinin eski bağ evleri tarzında, yığma taştan, bir veya iki katlı, geleneksel köy üslubuna aykırı olmayan binalar yapılabilir. Düz çatı kullanılabilir. Balkon ve teras yapılabilir.
27.   Kapalı yapılar ile sokak, otopark, avlu ve taraça gibi kaplama zeminler ve su havuzları dışında, her parselin en az %60 yüzeyinin yeşil alan (bahçe, tarla, orman veya makilik) olarak korunması şarttır.
SIRADIŞI YAPILAR
28.   Gerek köy içinde gerek mücavir alanda, cami, hamam, müze, çeşme, kule, okul ve benzeri konut dışı önemli yapılar, Türkiye’nin herhangi bir köy veya kasabasının geleneksel ve tarihi mimarisinden emsal gösterilmek VE Şirince’nin mimari bütünlüğüne aykırı olmamak şartıyla inşa edilebilir.
ÇARŞI BÖLGESİ
29.   Dükkan ve seyyar tezgâhların açılabileceği çarşı bölgesi haritada belirtilmiştir. Bu alan dışında dükkân ve seyyar tezgâh açılamaz.
30.   Şirince’nin geleneksel mimarisinde çarşı ve dükkan emsali bulunmadığı için, dükkân düzenlemelerinde geleneksel mimariye uygunluk talep edilmez. Ancak çarşı bölgesinde yapılan her türlü uygulamanın çarşı geneliyle uyumlu olması, geleneksel yapı malzemesi kullanması, “köy” fikrine aykırı olmaması, diğer işletmeleri rahatsız etmemesi ve göze hoş gelmesi koşulları aranır.
31.   Işıklı reklamlar ve büyük tabelalar yasaktır. Plastik ve “ondülin” çardaklar yasaktır.

ORTAK ALANLAR VE KAMU YAPILARI
32.   Sokaklar eski usul taş kaplama VEYA granit paket taşıyla yapılacaktır. Ortada su akıntısı bırakılacaktır.
33.   Mevcut İmar Planında öngörülen park ve rekreasyon alanları a) gereksiz olduğu, b) özel mülke zarar verdiği ve c) spekülatif kazanca yol açacağı için terkedilmelidir. Köyün çevresi Türkiye’nin en güzel park ve rekreasyon alanlarından biridir.
34.   Mevcut okul binası yıkılarak Şirince’nin tarihi dokusuna yakışan güzel bir okul yapılmalıdır.

22 Şubat 2011 Salı

İlk Adımlar

Leo artık poposunun üzerinde oturmuyor, hep yürüyeyim hep yürüyeyim, ama desteksiz yapamıyor zira biraz tembel hehehe.

Bugaboo Türkiye Facebook'ta!

Benim bir vazifem oldu. Bugaboo Türkiye sayfasını açar mısın dedi Sevgili Ozan, Türkiye'yi Bugaboo markası ile haşır neşir eden adam! Benim bitmek bilmez tüm sorularıma efendi gibi yanıt veren, akıl veren adam.Aman dedim, benim facebookum yok ki, olmadığı gibi fikrine de karşıyım, tamam bloğum var, uzundur tuttuğum, tivitliyorum da ıdı bıdı, ama facebookta eski sevgililerimin beni bulmması fikri

Defne'nin Hörbisi

Yuva bulduuuuk!Defdefin Hörbisi..3 yaş üzeri için uygun, fotoğraf temsili fotoğraf, Defdef aracı kullandığından bu kadar pırıl durumnda değil.Sadece İstanbul içinde Defdefin anne veya ananesinden gidip alabilecek durumda olanlar defneyleyasamak@gmail.com adresine mail atarlarsa şahane olur, ilk mail atan gider alır hehehe.

21 Şubat 2011 Pazartesi

Sencer'in 3. Yaşgünü Partisi

3 aylıktı daha annesinin karnında, o vakit tanıdık bildik ilk seni... Şimdi 3 yaşını geride bırakmanın yeni bir yaşın kutlaması bugün...
IMG_8798

Senin annenin hayatına kattıklarını en iyi annen ifade edebilir sana, biz de sadece şahitleri olabiliriz bu başkalığın...
IMG_8555
IMG_8574IMG_8567

Böyle bir doğumgünü yaşamak herkesin hayalidir eminim. Anneciğin bu hayali gerçek kılmıştı...
IMG_8767

Rengarenk uçan balonların, pastan, kurabiyelerin herşeyi bir başka güzeldi doğumgününün, hazırlanan sofra bir başka...
IMG_8793

Balonların renkleri pastana da yansımıştı...Limonlu kremanın lezzeti damağımda...
IMG_8805

Sadece pastamıydı damakta unutulmaz lezzet bırakan, cevabı Hayır! olarak belirlemişti annen...
IMG_8775

Rengarenk makaronlar etrafında dönen turlarınız olmuştu Can ile ve nihayetinde ermiştiniz bu mutluluğa...
IMG_8689IMG_8777

Benzer mutluluğa ise bu meyve salatası ile annenin arkadaşları varmıştı ve daha doğmamış olan arkadaşlarınız belki de... Portakalda C vitaminiydi onlar daha:)
Anneler, arkadaşlar, arkadaş adayları yetmedi babalar bile nasiplendi. Bu nefis krem karameller ile...
Kahveli ve limonlu...
Kavanozun dibindeki karamele ulaşmanın keyfi bir başka...
IMG_8677IMG_8576

Bir başka ince emek marmelatlı kurabiyeler... Yerken kıymetini bilerek tadına vararak yenilenlerden...
IMG_8783

Tatlılar büfesinde yaşanan şölen apayrıydı, tuzluların da bu şölenden geriye kalır yanı yoktu...
IMG_8633IMG_8823

IMG_8620IMG_8619

IMG_8816

IMG_8844

Ve bütün bu hazırlıklar sonrasında annede oluşan yorgunluğun bir üfleme ile birlikte uçup gidişi, herşey bu keyif anı içindi, senin içindi...
Nice güzel yaşların olsun mutlulukların olsun Sencer Paşa...
Sen mutlu ol, annen mutlu olsun. Kopmaz bağınız ömür boyu sürsün...
IMG_8864