31 Ocak 2013 Perşembe

Yine onlar;(



İlişkilerden bıkmış, yalnız yaşam için savaş veren bir insan olarak çok nadiren "keşke benim de.." cümlesini kuruyorum. Hiçbir şeyin uzaktan bana göründüğü gibi olmadığını çok iyi biliyorum ama yine de şu çifti görünce insan..

Kıskanılmayacak gibi değil..

Hatun en son Jose Mourinho'yu eleştirdi.. Güzel adam, güzel sevgili güzel de bir ilişki.. 

Guti!!









Ramos & Rubio


Sergio Ramos'u hiç sevmezdim  ben.. Lakin bugün Madrid'de Mesut ve Casillas sonrası en sevdiğim oyuncuların başında geliyor..

Kavgayla başladı ilişkimiz ama şimdi güzel.. 

Mario Götze!


Çok yerde şunu derim: Geleceğin en büyük Alman topçusu Marco Reus..  Oysa şuradan da görüleceği gibi Götze bizim ilk göz ağrımızdı.  

Endişe edilen durum şudur ki: Kronik sakat olması..

Eğer böyle bir durum yoksa Reus'u da yanına alıp Dortmund ile beraber geleceğe ambargo koyarlar..

Büyük yetenek..

Emre'nin dönüşü!


Drogba transferi konusunda söyleyeceklerimiz aslında kısıtlı. Zonal Marking'den Michael Cox'un yorumunu da okudum, hemen hemen herkesin söyleyebileceklerini özetlemiş, daha fazlası zor sanırım. Takımda yirmi forvete sahip olsanız dahi böylesine bir adam transfer edildiğinde sevinirsiniz ama diğer yandan hakkaten bu takımda 20 forvet oldu.. Üstelik Drogba gelmeden "kim yedek kalsa" üzüleceğin noktada bir de Drogba ve öncesinde de santfor sayısını teke indirmesi muhtemel Sneijder geldi Kafa karışıklığının nedeni bu..

Ön alandaki birikime, arkadaki eksikler..

Schalke'yi elemek için çok iyi hücum değil çok iyi savunma yapabilmelisin.

İşin maliyet boyutu bence doğru bir şekilde değerlendirilmiyor. Bırakın Şampiyonlar Ligi'ni.. Ligi birinci ya da ikinci bitirmeniz arasında bu sene 30 gelecek sene en az yine 20 milyon euro fark olacaktır. Dolayısıyla hazır beş puan öndeyken ekstra güç katmak çok da anlamsız değil, mali açıdan maliyetli futbolcu çok da kötü değil. Tek sorun beş puan önde olduğunuz ligi en önde bitirmeniz..

Schalke'ye elenseniz de olur.

Dediğim gibi herkesin her daim söylediği şeyler lakin Emre transferi ilginç.

Bu ülkede bazen futbol tartışmak istemiyorsun, çok zor. Çeşitli saha dışı nedenlerden dolayı istiyorlar li Emre kötülensin, hakkında her konuda olumsuz bir detay eklensin. Saha içi tavırlarına kadar pek çok konuda konuş, tartışmaya girmem zaten bu konularda zira hemen her yerde milyon kez aynı anlama sahip cümleler kuruluyor.

Lakin..

Emre iyi futbolcu. Emre bu ülkede kendi mevkisinin en iyisi. Emre'yi bu takımdan göndermek saha dışı nedeni yoksa eğer "futbolbilmemezliktir".

Bu benim fikrim.

Meireles+Mehmet Topal+ Baroni'yi toplasan bir Emre ancak eder. Belki Baroni'nin gününde olduğunda işler biraz farklılaşır ama Emre'yi elde etmek için Mehmet Topal ve Meireles'i alsan da yine başaramazsın.

İşin futbolcası budur.

Sezon sonunda verdiği onlarca beyanatın içerisinde Fenerbahçe'den kimse benimle masaya oturmadı, sözleşme teklif etmedi içeriği vardı. Mesele şu: Emre'yi sezon başında hangi futbol aklı gerekçesiyle bu takımdan gönderdiniz? Bu soruyu birisi Aykut Kocaman'a benden önce sorarsa iyi olur.

Üstelik.. Aykut Kocaman'ın dizilimi ve sistemi geçtim, iki kenar forvet ve tek santforlu sistemin gerisindeki üç adamdan en zor bulunan futbolcu tipi Emre'dir. Bu adam kısmen Popescu'culuk da Gattuso'luk da Xavi'lik de yapıyor. Saha dışı rezil bir olay yaşanmadıysa neden gönderilir?

Altı ay sonra eğer Aykut Kocaman istifa etmezse benim anladığım odur ki kulübün sportif direktörü Aziz Yıldırım. Çünkü onun dedikleri bir bir uygulanıyor.

Aykut Kocaman adına gerçekten  büyük bir eksidir zira futbol dışı nedenlerden dolayı gönderilmesi sebebiyle anlaşılır olan durum bu şekilde iyice çıkmaza girdi. Ziegler keza gitti, geri geldi. Bir sorun var burada..

Artısı ise şudur..

Benim gibi pek çok insan bu çelişkinin farkında olarak bu noktadan kendisine sorular sorup zor durumda bırakma ihtimaline karşılık takıma faydalı olacağı yüzde doksan oranında kesin olan bu oyuncuyu yine de takıma kazandırdı.

Bu güzel ama futbol aklına düşürdüğü şüphe kötü..

Çifte vatandaş,yaş ve isimli futbolcu!




Güney Amerika U20 turnuvasında Ekvador fedarasyonu bir şey söylemek istiyor.

nedir?

Peru'nun 20 yaş altı milli takımında oynayan 17 yaşındaki genç yetenek Max Barrios'da ufak bir hata yapılmış.

Gerçek adı: Juan Espinoza.

Yaşı: 25

Milliyeti de Ekvador..

Fedarasyon diyor ki bu çocuk Peru'da değil Ekvador'da 1987 yılında Machala'da doğdu.

Çocuğun babası Ekvador'da doğduğunu kabul ediyor ama yaşının 17 olduğunda ısrar ediyor. Max Barrios 6 yaşına bastığında Ekvador'dan Peru'ya göç edimiş.

Lakin..

Peru'daki resmi kayıtlarda doğum yeri 1995 Peru gözüküyor.

Bir "resmi" yanlış  var ortada.

Ekvador fedarasyonu diyor ki bu çocuk 2010 yılında bizim ligde top oynadı. 22 yaşındaydı bizde oynadığında.. Evet evet, bu çocuk diyerek gayet kendinden emin.. 

Tartışma ve turnuva devam ediyor. 3 Şubat'ta turnuva sonlanacak.. Brezilya ve Arjantin elendi. Ekvador ve Peru'nun şansları devam ediyor.  Bu turnuvadan gelecek 4 takım bu yıl ülkemizde düzenlenecek olan u20 Dünya Kupasında oynayacak.. Belki bu yaşı belirsiz Barrios da gelecek...

Gelsin, renk katacağı kesin..

29 Ocak 2013 Salı

Ortakulak iltihabı için yardımcı tedaviler ve besin destekleri

Önceki blogumda kendi sinüzitimi ve ortakulak iltihabını nasıl doğal yollarla yendiğimi anlatmıştım. Sinüzit alternatif tedavi ve besin desteklerinden sonra ebeveynlerin korkulan rüyası ortakulak iltihabı ile ilgili bilgiler vermek istiyorum. Faydalı olması dileklerimle.

Önemli not: buradaki tedaviler kendi üzerimde denediğim bazı alternatif yöntemleri ve daha fazlasını anlatmaktadır. Hastalık anında lütfen doktorunuza ilaçlı veya ilaçsız yöntemlerin uygulamasını danışarak hareket edin.


Resimlerde bebek ve büyük çocuklardaki östaki borusu gelişimi ve yönü görülmektedir. Borunun yatay olması ortakulak iltihabına bebeklerde daha çok rastlanmasına sebep oluyor.
Ortakulak iltihabı için yardımcı tedaviler:

Ağrıyan kulağa her saat başı anne sütü damlatılır, en etkili yöntemlerden biri de budur. Anne sütü alan bebeklerin kulağı ağrırsa anne beslenmesini düzeltmelidir.

Ağrıyan kulak üzerine ısıtılmış bir havlu koyun. Kulak akmaya başladıktan sonra ve ateş yükseldikten sonra bu yapılmaz.

2-3 gün açlık yapılabilir, istenirse sadece su için.

Sarımsak yağı veya çörek otu yağını ağrıyan kulak kanalına ılık olarak 3-4 damla damlatın. Kulak sıcağı sevdiği için önce kaynar suya batırılmış bir kaşıklan yağı damlatın. Sarımsak yağını zeytinyağından ince kıyılmış sarımsağı biraz ısıtarak elde edebilirsiniz.


Soğan suyu sıkılır, her bir kulağa ılık kaşıktan 3’er damla damlatılır. Akıntı devam ettiği müddetçe soğan suyu kulağı temizler, iltihabı kurutur. Akıntı iltihabın kulak zarı tırtılıp dışarı akması demektir. Akıntı kesilince sarımsak suyu damlatılır. Bu da yırtılan kulak zarı parçalarını birleştirerek kapatır, böylece delik kalmaz. 

Ortakulak iltihabıiçin şurup ile ıslatılmış ve sıkılmış bir pamuk kulak yoluna konur, tercihen tüm gece bekletilir. Şurubun kurutmaması için pamuğu koymadan önce küçük parmağınız ile zeytinyağını kulağınıza sıvayın.

Bir etkili yöntem de kendi çocuk doktorumuz tarafından da önerilen Nerolinn (www.nerolinn.com ) tarafından hazırlanmış doğal antibiyotik etkili yağ karışımını kulağa damlatmak. Ben de tedavi için 4 gün boyunca 12 saatte bir bu karışımı kulağıma damlattım. Genelde 2 günde etkili sonuç alınıyor. Yağı sitede yazan telefonla sipariş veriyorsunuz.

Ortakulak iltihabı için besin destekleri:

Sarımsak, ekinezya, papatya bakterileri önler, yangı tedavi eder.

Lenf sistemini güçlendirici çay için. Eşit miktarlarda yoğurtotu, aynısafa, koçboynuzu, altınbaşak, mürver çiçeği karıştırın. Karışımdan 1 tatlı kaşığını 1 bardak suda 10 dakika demleyin. Günde taze demlenmiş 2-3 bardak çay için.

İltihap anında sümük (mukus) söken yiyecekleri yemekte fayda var. Ben kendi tedavimde sinüziti kurutursam iltihabı da kurutmuş olurum şeklinde düşündüm ve buna uygun şekilde beslendim.

Kaynaklar: Bir Yudum Sağlık-Niyazi Eröztürk,
Smart Medicine for Healthier Kids,
Gerçek Tıp-Aidin Salih.

Sinüzit için yardımcı tedaviler ve besin destekleri



Bir önceki blogumda sinüziti ve ortakulak iltihabını nasıl doğal yollarla yendiğimi anlatmıştım. Sanırım kimya eğitimim sırasındaki araştırma ve rapor hazırlamanın faydası çok olmuş, size uzunca bir tedavi yöntemleri listesi hazırladım. Faydalı olması dileklerimle.


Önemli not: Buradaki tedaviler kendi üzerimde denediğim bazı alternatif yöntemleri ve daha fazlasını anlatmaktadır. Hastalık anında lütfen doktorunuza ilaçlı veya ilaçsız yöntemlerin uygulamasını danışarak hareket edin.

Sinüzit için yardımcı tedaviler:
1. Sinüzit için buhar banyosu yapın. 2 yemek kaşığı mayıs ya da alman papatyasını 1 litre suya ekleyin. Kısık ateşte azıcık kaynadıktan sonra alıp 10 dk boyunca  başınız üzerine havlu örterek buğusunu derin derin soluyun. Buğuyu gül ekleyerek de yapabilirsiniz. Sonra da çayını için. Kuşburnu buharı da sinüsleri boşaltır. 1 yemek kaşığını yarım litre suya ekleyin. Aynı zamanda bu çay c-vitamini sağlar.

2. İsveç şurubuile ıslatılmış pamukları sinüzitli bölgelere, alna, gözlerin üstüne, burnun iki yanına en az 30 dk kompres yapın. Şurubu içsel olarak da her yemekten önce bir tatlı kaşığı şurubu bir bardak suya koyup yarısını yudum yudum yemekten 30dk önce, diğer yarısını da yemekten sonra yudumlayarak için. Günde 2-3 kere içilebilir.


3. Burun spreyi kullanmayın. Burun spreyi burnun mukozasını incelterek kuruluk yaratır. Bunun yerine damlalıklı ufak bir şişe içine yarısına kadar (2 parmak kadar) gül suyu yoksa kaynatılmış içme suyu koyun. İçine 3 damla mersin ağacı yağı koyun. Yağ antibakteriyel etkisi ile mukusu kurutuyor. Biraz çalkalayın karışsın. Başınızı arkaya atıp her burun deliğine 2-3 damla damlatın. 5’e kadar sayıp başınızı öne eğin, akıtın. Bir kaç dakika içinde tıkanıklıkları açıyor. Yalnız ufak çocuklarda burnun içini tahriş edebileceği için dikkatli kullanılmalı. Ben dışarı akarken burnumun çevresi kızardığı için bol doğal bir yüz kremi kullandım.

4. Sigara dumanı, kirli havalardan uzak durun. Mümkün olduğunca temiz havaya çıkın.

5. Sabahları yapacağınız sıcak-soğuk-sıcak duşlar bağışıklığınızı artırır.

6. Açık cam önünde temiz havayı içinize çekerek egzersiz yapın.

7. Nane ya da isveç şurubu damlatılmış mendil koklayın.

8. Acupressure noktalarına bir kaç dakika boyunca parmak ucunuzla kuvvetli basınç yapın. Bu noktalar burun deliklerinin hemen yanı ve baş parmak ile işaret parmağı arasındaki yumuşak noktadır. 

9. Büyük bir zencefil kökünü doğrayıp 500 ml suda 15 dakika boyunca kaynatın. Bu çayla pamukla sinüsler üzerine kompres yapın. Sinüs söktürücüdür. Zencefil tozunu suda iyice muhallebi kıvamına gelecek kadar suyunu çektirip yüze sürerek de uygulama yapabilirsiniz. Tercihen bunu gece yatarken yapın. Katılaşana kadar suratınızda tutun.

10. Sinüslerinizi ılık tuzlu su dolu bir netipot (sinus rinse) ile günde 2 kere temizleyin. 

Sık sık sinüzit sorunu yaşayanlar yazın mümkün olduğunca dalsınlar, sinüsler daldıkça basınçla boşalıyor.

Sinüzit için besin destekleri:

1. Sıcak limonata için. 2 limonun suyunu sıkıp aynı miktarda kaynar su ekleyin. 1/8 çay kaşığı cayenne biberi, acı biber ekleyerek günde 3 kere için.

2. Sıcak bitki çayı içine 1 limon suyu, 1 yemek kaşığı elma sirkesi ekleyerek günde 3 kere 3 gün boyunca için. Bu karışım hastalık barındıran asidik vücut iç ortamını, hastalık yenen alkali iç ortama çevirecektir.

3. Bir bardak su içine 2 yemek kaşığı elma sirkesi için.

4. Süt ve süt ürünleri, yoğurt, kefir, peynir mukusu artırdığı için tüketmeyin. Hastalık anında ve iyileşmeyi takip eden hafta içinde iç toksik ortama yol açan sindirimi zor hayvansal yağlar, kırmızı et ve tavuk tüketmeyin. Hızlı bir iyileşme için mukus yapan şeker ve nişasta içeren besinlerden, beyaz un, patates ve tahıllardan da uzak durun. Bkz.Sümük yapan ve silen besinler.

5. Sebze çorbaları, bitki çayları, çiğ sebze ve C-vitamininden zengin maydanoz, portakal, kivi, limon gibi meyveler tüketin.

6. Tüm çiğ sebzeler alkali bir beden yaratır, hastalıkları çabuk iyileştirir. Günde bir kaç bardak taze sıkılmış sebze suyu için.

7. Aç karnına ananas yiyin. Ananas enzimleri mukusu eritmeye yardımcı oluyor.

8. Karotenoidlerden zengin gıdalar yiyin, havuç suyu için.

9. Ekinezya ve çinko takviyesi alın.

10. Sarımsak yutun, bol taze soğan ve zencefil tüketin.

11. Isırgan otu ve ebegümecinden yapılmış çorba mukus söktürücüdür.

Kaynak kitaplar: Bir Yudum Sağlık-Niyazi Eröztürk,
Smart Medicine for Healthier Kids

Sinüzit ve ortakulak iltihabını doğal yollarla yendim


Bir ay kadar önce henüz havalar bu kadar soğumadan önce bir gün sabahtan saçlarımı yıkayıp sokağa çıkmıştım. Kurutuğum halde son anda bere almaya üşenince kafam çok üşümüştü. Devam eden haftalarda bir türlü bitmek bilmeyen yoğun bir nezle yaşadım. İki kere iki gün arayla kulağım gece yarısı ağrıyınca doktora gittim. Teşhisi sinüzit ve ortakulak iltihabı oldu. Hemen klasik tıp ilaçlarından antibiyotik, burun açıcı sprey ve boğaz gargarası yazdı. Antibiyotik kullanmıyorum desem de yerine başka bir ilaç, yiyebileceğim bir besin, nasıl yatmam gerektiği, sıcak, soğuk hiç bir bilgi veremedi. Antibiyotikler Dr. Mercola’ya göre çocuklarda en fazla ortakulak iltihabı için yazılıyor. Bu ilaçlar vücuttaki faydalı bakterileri de yokettiği için bağışıklık düşüyor ve bir kaç hafta sonrasında ortakulak iltihabı tekrarlıyor. Bu sebeple çocuklarda ortakulak iltihabının antibiyotikle tedavisi önerilmiyor.
Vücudumuz doğru besinler verildiğinde kendini her türlü hastalıktan tedavi edebilir. Ben de kimya eğitimimden gelen araştırma merakıyla tüm sağlık kitaplarımı inceledim. Antibiyotik kullanmadan evde şimdi bahsedeceğim doğal yöntemleri kullanarak sinüziti ve ortakulak iltihabını yendim. Teşhiş için gittiğim doktorum 3 hafta sonra bugün yaptığı kontrol muayanesinde kulaklarımın ve sinüzitimin iyileştiği söyledi. Umarım bu yöntemler size de yardımcı olacaktır. Hastalık anında besin takviyelerini kullanırken dozlar için doktorunuza danışmanızda fayda var. Hastalık seyrinde doğal yöntemleri takip etseniz bile doktorunuz ile görüşmeyi ve tıbbi ilaç kullanımının gerekli olup olmadığı durumları birlikte değerlendirmeyi ihmal etmeyin.

Kısaca hastalığımın seyri şöyle oldu: İlk başta devamlı tıkanık burun, sinüzit, iki gün ara ile gece yarısı bir kaç saat süren dayanılmaz bir kulak ağrısı, kulaklarda tıkanıklık, ses kaybı ve devamlı bir çınlama. Kulaklarımda hiç bir akıntı olmadan iltihabı aşağıdaki yöntemlerle yokettim. 

Kullandığım destekler: İlk ağrı için 2 damla sarımsak yağı ağrıyan kulağa damlattım, bir kaç saat sonra ağrım dindi. İkinci ağrımada çörek otu yağı damlattım, aynen bir kaç saat sonra ağrı dindi. Doktora teşhis için gittim. Ortakulak iltihabı deyince Nerolinn antibiyotik içerikli yağ damlasını damlattım. 4 gün sonrasında iki gün boyunca kulak kanalına isveç şurubu emdirilmiş pamuk koydum. (Pamuğu kulak içine itmeyin bir ucu dışarıda kalsın). Burnuma yine Nerolinn’den aldığım gül suyu-mersin ağacı karışımı damlattım. Beslenmede her gün çinko hapı, sarımsak yuttum, ekinezya çayı, propolis, polen kullandım. Papatya çayı buhar banyosu yaptım, çayını sonrasında içtim. Bunları güne yaydım. Sıkı bir diyetle mukus söken besinleri tükettim. Et, süt ürünleri, yumurta, hayvansal yağlar ve tahılları yemedim. Sadece çiğ ve az pişmiş sebze, meyve tükettim. Bol su, sıcak limonlu su ve bitki çayı içtim. Homeopatik olarak uygun remedileri seçtim: Kali-Bich ve Pulsatilla 30C, 200C aldım. İyileşmemde tek bir şey kullanmadığım için hangisi daha etkili oldu bilemiyorum. Önemli olan pek çok yöntem olması ve evinizde bunlardan mutlaka bir kaçı vardır.

Sinüzit ve ortakulak iltihabı için kendimde denediğim uygulamaları ve daha fazlasını okumak isteyenler sonraki bloglarımdaki bilgilere bakabilirler.

Sümük yapan ve sümük silen yiyecekler

En son doktora kendim için herhalde 3 sene önce gitmiştim. Ancak bir daha gitmeme sebep olan şey hayatımda ilk defa başıma gelen sinüzit ve ortakulak iltihabı oldu. Doktorum yazması gereken kullanmayacağım klasik ilaçları yazdı. Ne yazıkki beslenme konusunda bilgi alamadım, araştırıp ne yersem faydalı oluru bulmak yine bana düştü. Ben de yine kimya eğitimi almanın verdiği bilimsel ve uygulama yönüme de güvenerek kendimin doktoru oldum.Sanırım bir sonraki doktorum bir homeopat olacak.


Nezle, ateş, grip, solunum yolu enfeksiyonlarında sümük yapan ve sümük yokeden yiyeceklere diyetinizde dikkat ederseniz kısa sürede iyileşirsiniz. Ben de çocuklarımın hastalıklarında nezle ve ateş varsa ilk olarak hayvansal gıdaları kesiyorum.

Resmin sol tarafındaki yiyecekler sümük (mukus) yapanlar:

Mısır, mısır yağı, (tahıl grubu)
süt, peynir, yoğurt, (süt ürünleri)
şurup (pekmez), reçel ve marmelatlar, (şeker grubu)
dondurma, kurabiyeler, (tatlılar)
tereyağı, çiğ/sade yağ (ghee), (hayvansal yağlar)
kahvaltılık gevrekler, kekler, (tahıl grubu)
cips, ekmek, tuzlu krakerler, (tahıl grubu)
kızarmış yiyecekler,
pasta, soya, ayçiçek yağı.

Özellikle sinüzitten hızlıca kurtulmak için tüm et ve süt ürünleri, beyaz un, beyaz şeker, tüm tahıllar, nişastalılar patates dahil kesilip taze ve çiğ sebze, meyve tüketilmesi en iyi sonucu veriyor. İlla yenecekse balık yenebilir diyor Niyazi Eröztürk “Bir Yudum Sağlık” kitabında. Ancak hastalık anında zaten vücudumuz iyileşmeye çok enerji harcadığı için kolay ve az enerjiyle sindirilebilen ve hızlıca sisteme kazandırılan sebze ve meyvelere ağırlık verilmeli.

Resmin sağ tarafında sümük silen yiyecekler bulunuyor:

Karnıbahar, sarımsak, kereviz, kuşkonmaz
bamboo filizi (bamboo shoots), soğan,
limon, misket limonu, greyfurt
yeşil sebzeler, kumkuat
zencefil, portakal, ananas

Burada dikkat edilmesi gereken nokta şu: bağışıklığımızı kuvvetlendiren ve bol C vitamini içeren meyveler, soğansı sebzelerin ve koyu yeşil yapraklıların çiğ ve salata olarak tüketilmeli. Böylece vitamin ve minerallerinde kayıp olmadan metabolizmaya katılabiliyor besinler.

Bratsch Discography

Yaptıkları müziği “imaginary folklore” olarak adlandıran, ağırlıklı olarak doğu avrupa halk müziği ve çingene müziğinden beslenip, alman, fransız, yunan ve ermeni halk ezgilerine de sıçrayan; kendilerine django reinhardt ve stephane grapelli’yi örnek alan grup.

Takım adına keyifli dinlemeler, Othello.

28 Ocak 2013 Pazartesi

Jan Duindam - Birds



Sabah işe giderken evden çıkmadan önce içtiğin kahve ile ölmeden önce son kez sevdiğin yemeği yemek arasında fark çok az.. Birincisinde vakit daha hızlı geçiyor sanki..

Bak yine bitti..

Konjuktivit, göz kızarıklıklarında doğal yöntemler



Bir hastalık gününde iki çocuğumun da gözleri kızarmış halde uyandılar. Herhalde sümüklerini silerken kollarını gözlerine sürtmüş ve mikrop kaptırmışlardı. Hemen kitaplarıma baktım. Eğer emziriyorsanız en iyisi göze anne sütü sıkmak. Yoksa biraz yaksa da doğal antiseptik ve antimikrobiyal olarak gül suyu sıkabilirsiniz. Sonrasında gözlerinin altını doğal bir kremle nemlendirin. Yanlızca çocuklar gül suyunu pek sevmiyorlar çünkü ben de denedim bir kaç saniye gözleri yakıyor, ancak sonrasında geçiyor. 4 yaşın üstündeki çocuklar daha kolay kabul edebilir gül suyunu. Benim 4 yaşındaki ve 2.5 yaşındaki kızlarımda ise en rahat kullandığım yöntem gün boyunca sık sık gözlerini taze demlenmiş rezene çayına batırılmış pamuk ile silmek oldu. Uyurken veya gözlerini kapasalar bile bitki çayı göze nüfus ediyor. İki günde gözlerindeki kızarıklıklar düzeldi. 
Resim: Üstte normal göz, altta konjiktivit. http://glazenok.ru/dead-sea.html 

Ateşimiz 40.7 C sonrasında iki saatte 38 C’ye düştü!



Dün akşam ufak kızımda ateş başladı. Dün gece 40 dereceleri gördük kulak termometresi ile. Kulak ölçümleri tahmini olarak 0.5 derece oynayabiliyor yine de yükselip alçalmasını izlemek için düzenli ölçtüm. Gece sık aralıklarla yanına gittim. Arada su içti. Gündüz ateşi 38C’ye düştü. Gündüz sadece sabah zencefil, tarçın, zerdeçal karışımlı bal sürülmüş lavaş yedi. Bir bardak zencefil, ısırgan, tarçın, karanfil ve elma kabuklu çayına bir çay kaşığı isveç şurubunu içti. Bir bardak kadar soğan, sarımsak, zencefil, havuç ve yeşillikli çorbasına ilaveten kayınvalidemin yaptığı sebze çorbasını içti. Elma, portakal, armut, kiwi yedi. Gün boyunca bir kaç kere tuvaleti ziyaret ettik. Genel olarak oyun oynadı, keyfi yerindeydi. Akşam yemek istemedi, bir kaç tane mandalina yedi. Bir kaç yudum su içti. Ateş bu akşam tekrar artmaya başladı. Saat 21.00’de kulaktan 40.7C ölçtüm. Hemen iki granül homeopatik remedi Belladona 30C verdim. El ve ayak parmak aralarına akupressure yaptım -her seferinde çok etkili oluyor. Remedi verdikten yarım saat sonra ateş düşmeye başladı. Saat 22.30 itibariyle 38C ateş gördük. Yanaklarının kızarıklığı geçti. Saat 23.00 ve böyle devam ediyoruz, sanırım ateş düşük devam edecek, sabaha da pek bir şey kalmayacak. Saat 24.00 ateşi 37.8C oldu.
Tüm gün boyunca yaptığımız “Vücudum iyileş, ateşim mikroplarımı yoket, ben iyiyim” telkinlerini de unutmayalım tabii :D
Ateş ile ilgili daha detaylı bir önceki bloguma bakmak isterseniz tıklayın.

26 Ocak 2013 Cumartesi

25 Ocak 2013 Cuma

Brezilya vs Hollanda 1974

3 Efsane


Selçuk mu Sneijder mı?


Zor bir karar..

Selçuk'un şutlarından frikiklerine kadar kaleye gönderdiği topların isabet ve aynı zamanda "tehlike yaratma"  oranı bir hayli iyi. Bunun bi ortalamasını çıkarsak fena olmaz aslında. Boşu yok desek yeridir. Üstelik Selçuk çok önemli ve "kilit" maçlarda serbest vuruştan gol atarak kazanılan şampiyonluğa bu açıdan yaptığı katkı inanılmaz..

Diğer yandan bu konuda Sneijder da oldukça iyi. Şutları da frikikleri de üst düzey.. Stankovic'e bırakmak istemeyen adam Selçuk'a bırakır mı? 

Bence tek çözüm yolu var: Taş, makas, kağıt.. Kazanan topu alır. 

JL Borges!


Alamancı İrina


 Hayır ihtiyacın yok senin arkadaşım..   

Yalnız arkadan Ronaldo şöyle gelip "taş kesin ulaaan" dese şaşırmazsın, o derece moda girmiş.


Bu sefer olmadı


Sezonun başında bu hamle tutmuştu. Sadece Nürnberg değil o süreçte bütün takımlar Dortmund'a bunu uyguladı. Hücum organiasyonlarının belki de en önemli oyuncusu konumunda Hummels'a adam markajı verip baskı yaparak Dortmund'un düzenine çomak sokmak...

100'e yakın ve bazen bu sayının da üzerinde topla buluşan Hummels ilk devredeki Nürnberg maçında topla 39 kez buluşmuş ve Nürnberg bir puanı da Hecking döneminde kapmıştı.

Bugün yine Pekhart bu baskıyı yaptı ama takım savunmasının bir parçası olamadığı için çok da işe yaramadı. Özellikle Kehl'in bu hamleye hazırlıklı olarak geriye çekilip oyun kurması, boşta kalması bu hamleyi etkisizleştirdi. Sadece Hummels'i daha az topla buluşmasını sağlamasının dışında farklılık yaratamadı.

İlkay muazzam oynadı. Penaltıya neden olacak o ara pasının dışıında çok iyi toplar çıkardı. Götze, 74 Hollanda'sının Johann Cruyff'ü gibiydi. Defansif orta saha'dan sağ sol kenara kadar sahanın her yerinde "denge bozucu" rolüyle Klopp'un elini rahatlattı, ikinci golü hazırladı. 6 hafta süren sakatlık sonrası çıktığı 8 maçta 5 gol atan Kuba ise son günlerin kahramanı.. Bu maçın kırılma anı ise Pekhardt'ın kafasını çıkaran kaleci Weidenfeller.. Eğer Nürnberg öne geçebilseydi her şey çok başka gelişebilirdi. 

Maçın en fazla topla buluşanı lkay Gündogan  147 kez Topla buluştu (126 Pas), Felipe Santana 127 (111), Kehl 95 (81 Pas), Götze 88 (66 Pas) ve  Hummels sadece 58 (44 Pas). Başarılı pas oranı: 91%. Bu oranı rakip takım  yakalıyorsa "doğru pres" yapamadığınzın en net göstergesidir. 

Diğer açıdan artık Hummels'e baskı yaparak Dortmund'un oyununu bozma dönemi sona erdi.

Zaz - Sans Tsu Tsou, Live Tour [DVD]

Anoushka Shankar (Discography)

Babasından aldığı mirası, Kimin kızı "Babasının kızı" deyiminin hakkını vererek müzik yaşamını sürdüren, Sitar'ı ve müziği gibi kendi güzel kızce, "Anoushka Shankar". Anoushka Shankar, İstanbul Caz Festivali’nde “Mujeres de Agua” yani “Suyun Kadınları” projesinde bulunan Flamenko ve gitar ustası Javier Limón'un yapımını üstlendiği, 2011 çıkışlı son albümü "Traveller" Hint ve İspanyol müziği arasında güçlü bir bağ kurarak büyüye devam ediyor. Anoushka diskografisinde, Sitar'ın mistik gezintisini ve içsel evrimini hem dinleyecek hemde izleyeceksiniz kisa bir zaman ayırdığınızda.

Pek çok iyi ses ile aranjman ve düetleri bulunan Anoushka'nın tavsiye edebilecegim eserlerinden birkaçı; Traveller, Sea Dreamer - Anoushka Shankar & Karsh Kale (Feat. Sting). Takım adına keyifli dinlemeler.

Video

2003 George Harrison Tribute - Concert For George

23 Ocak 2013 Çarşamba

Milliyet.tv'de doğal ebeveynliği anlatıyorum



Bir süredir milliyet.com.tr'de bebek ve çocuk bölümünde köşe yazarı olarak yer alıyorum. Milliyet ile yeni projeleri olan Milliyet.tv'de yer alması üzere bir kaç video çekimi yaptık. Böylece bir kimyagerin gözünden yaptığım analizlerle daha fazla insana doğal ebeveynlik, doğal beslenme ve doğal bakım konularını anlatabileceğim için çok mutluyum. Umarım sağlıklı çocuklar yetiştirmede anne ve babalara biraz da benim katkım olur böylece.

Not: Video'da atlamışım doğal ebeveynler için uzun bir süre emzirme de çok önemli, buradan ekleyeyim :P Ben de iki çocuğumu ardarda yaptığım için son 4 senem emzirmeyle geçti, çok da keyifliydi :)

Link için buraya tıklayabilirsiniz. 

Uzuuuuun bir aradan sonra

Bazen olmayınca olmuyor,
Ikı satır yazmak mumkun olmuyor...
Ustelik artık tam zamanlı ev mesaisi yapmama ragmen


Ben artik bir ev hanimiyim. Artik hayalimdeki bahceli evin mutfaginda okuldan gelen oglumu evi saran kurabiye kokusuyla karsilayabiliyorum. Cocuklarla hep beraber bahceye cikip kurabiyeleri yiyip diledigimiz kadar vakit gecirebiliyoruz.

2012 ye girerken hic bu denli radikal kararlar alabilecegimi ve hayatimizi bu kadar rahat hayalimizdeki haline kavusturabilecegimizi dusunmezdim.

Tek yapmam gereken isimi birakmak oldu. Esim isyerine 3 dk da gidebiliyordu artik boylece. Saatlerini yolda gecirmesi gerekmiyordu.
Hayali gerceklestirmek icin tek adim: isimi birakmak

Hayalimizdeki hayata kavusturacak bu adimi atmam zor olmadi bu sebepten...
Ailenin toplam refahi icin bir kisinin fedakarlik yapmasi gerekiyordu...

Yeni evimize yakin is aramak da istemedim. İpek bir krese gidebilecek yasa gelene kadar baska bakici deneyimi yasamayalim istedim. Can okuma yazmaya annesi yaninda baslasin istedim.
Ve hersey hizla oldu...

Avrupa yakasindan vazgecemem, anadolu yakasinda oturamam derken palavra atiyormusum. Anadolu yakasinda yasanirmis esas:)
Bahce olunca sadece yazin degil kisinda tadi baska oluyormus.

2013 gelmeden daha bize bu degisimi getirdi. Bakalim yil bitmeden baska ne degisim ruzgarlari yasatacak bize daha...



Kanada Günlüğü

Sabah sabah o kadar güldürdü ki Ece bizi bu yazıyla, paylaşmadan geçemeyeceğim.


Kanada'ya taşınan bir Türk'ün günlüğü

14 Ekim: Kanada
dünyanin en güzel yeri. Yapraklar kirmizi ve turuncunun tonlarina
dönmeye basladi. Bir atla kir gezintisi yaptim ve bir kaç geyik gördüm.
Çok güzeldiler. Muhtemelen yeryüzündeki en harika hayvanlar. Burasi cennet olmali. Burayi çok seviyorum

11 Kasım: Geyik

22 Ocak 2013 Salı

Nil'imin Ağacı ♣







Nil'imin odasının duvarı için başta duvar kağıdı düşünüyorduk ama sonra fikrimizi değiştirdik. Ne yapsak diye düşünürken annem "ben ressamımızı buldum, torunumun odasını ben yaptırıyorum" dedi, biz de hiç itiraz etmeden kabul ettik :) Aslında ressam Murat Akkaya'nın ismini ben ilk olarak Instagram'da keyifle takip ettiğim Durutella'dan duymuştum, kızının odasında kendisiyle çalıştıklarını ve Murat Bey'in çok güzel bir iş çıkardığını aktarmıştı. Annem de kuzenimin kızının odasını çok beğendiğini, tavanı boyayan ressamla çalışabileceğimizi söyledi. Ve ne tesadüf ki annemin bahsettiği ressam da Murat Akkaya çıktı :)


Tavanımız pütürlü olduğu ve boya tutmayacağı için biz duvarın boyanmasını tercih ettik. Bebek odalarında çizgi film karakterleri güzel duruyor ama ben odanın içine zaten birçok oyuncak gireceği için fazla göz yoran, karikatürize bir çizim olmasını istemedim. Mobilyaların romantik havasıyla da uyumlu olacağını düşünerek Murat Bey'den bir ağaç çizmesini istedim. 4 gün süren meşakkatli bir çalışmanın ardından duvarın birinde yemyeşil ağacımız, diğerinde aşağı sarkan dalımız ve üstünde kuşlarımız hazırdı! Bu güzel ağaca sahip olmamızı sağlayan ressam Murat Bey'e ve buna vesile olan canım anneme teşekkürü bir borç bilirim :) Murat Bey'in tamamı el boyaması olan (o kadar kusursuz ki ben ilk başta duvar kağıdı sanmıştım!) birbirinden güzel ve renkli çalışmalarını Masal Oda Facebook sayfasından takip edebilirsiniz.


İşte kızımın ağacının yapım aşamaları:




1. günde duvara kara kalemle taslak bir ağaç çizildi...




2. günde ağaca üç boyutlu efekt verildi...


Bu arada merak edenler için; Murat Bey boya olarak kokusuz, dışarıdaki havanın nefes almasını sağlayan mikro gözeneklere sahip trimetal latex boya kullanıyor...




3. günde yapraklar ağaca eklendi...






Son günde çiçekler ve kuşlar ile çalışma bitirildi...




Nasıl duruyor sizce?










Bu da yatağın üstünden sarkan dalımızın yapım aşaması...








Vee kızım ağacına çıkar :)


Bir çivi çakıp onu arada bir ağacına assam mı acaba hii hii hain anne bennn :) Yok yok kızımı değil ama ağacın dallarına birkaç tane resim çerçevesi asabilirim...




Tatlı şaşkın ördeğim benimmmmm :) Hepsi senin için! Odanda güle güle otur, keyifle oyunlar oyna, mışıl mışıl uyu meleğim!




Against Modern Football!


UEFA Ajax'ın Şampiyonlar Ligi Manchester City karşısında oynadığı maçta açtığı pankarta ceza kesti.  Provake edici buldu.

Neden?

Modern futbola karşı olmak suç değil. Bu pankartta isim yok.. Şeyh göndermesi PSG'den City'e kadar pek çok kulübe olabilir. Rengine bakılırsa Manchester City olduğu anlaşılıyor. Lakin bu fikir özgürlüğü kapsamında ele alınamaz mı?

Almanya'da kulüplerin yüzde 51 hissesi satılamaz ve bu 50+1 kuralı tartışmaya açıldığında sıklıkla "Şeyhleri bu şekilde dışarıda tutuyoruz ya da buna karşıyız" argümanarı havada uçuşur. Pek çok üst düzey yönetici de dalgasını geçer, absürdlüğünden dem vurur ve karşı olunduğu da açık bir şekilde dile getirilir. 

Ne bir suçtur ne de  cezası olur bunun.

Zira bu bir fikri savunmak ve bunu doğal olarak Chelsea, Manchester City gibi takımlara karşı maçlar olduğunda dile getirmek insanın en doğal hakkı değil midir?


França


Hannover'in transfer politikasına bayılırım. Çok uzun süre izliyorlar ve sıklıkla hedefi on ikiden vuruyorlar. Bu hafta muhteşem gol atmış El Diouf mesela uzun süren takibin sonucunda oyuncu Ferguson'un da takibine girince Manchester United'a kaptırıyorlar ama peşini bırakmayıp oradan da bir şekilde transferi bitiriyorlar.. Abdellaoue keza.. Maliyeti düşürmek ve yanlış transfer yapmamak için çok ciddi çalışma yapıyorlar..

Lakin geçen devrenin flaş ekiplerinden olsalar da yedikleri gol adedi lig sonuncusu Fürth hariç diğer bütün takımlardan fazla olunca biraz şaşırmışlar gibi sanki. Stoper bek ve defansif orta saha gibi savunmaya yönelik pek çok yeni oyuncu takviyesi yapıldı. Bunlardan birisi de Coritiba'dan alınan 21 yaşındaki França oldu. Şöyle tanıtıldı oyuncu:

"21 yaşında.. fizikli, 190 boyunda.." 88 Kilo"

Önemli bir hamleydi zira oyuncunun bonservisine Hannover'e göre yüksek bir miktar olan 1.3 milyon verildi. Abdellaoue dahi 1 milyon v.s. Bu şekilde tanıtıdı çünkü menajerinin bilgileri bunlar. Lakin antrenmana gelen 1.88 boyundaki Mirko Slomka kendisinden daha kısa olan França'yı görünce boyu konusunda tuhaflaştı. Kendi aralarında gidip ölçtükten sonra çıkan sonuç 1.81.. Daha sonra daha detaylı bir ölçüm sonrası kayıtlara da 1.82 olarak geçti. Resmi olarak adam her yerde 1.88 olarak geçiyor ki savunmada bu fark fazlasıyla önemlidir.

Scmadtke ise bunu fark ettiklerini ama buna rağmen transfer ettiklerini ekledi. 

Liseli!


Pique..

BALAGUE RÖPORTAJI


Bu biyografinin yazarıyla yapılmış bir röportajı okurken dikkat çekici bir kaç ayrıntıyı buraya taşımak istedim.

.. Karl-Heinz Rummenigge dahi Guardiola ile olan ilk karşılaşmasında onun kişiliğinden ve çevresine yaydığı aurasından etkilendiğini belirtti. Guardiola’nın sırrı nedir?

O sadece iyi bir antrenör değil çok büyük bir teknik direktör.  Verdiği kararların büyük çoğunluğu doğrudur. Ama onun sırrı şudur: Seni karakteri, karizması ve kelimeleriyle hipnotize ederek nerede istiyorsa orada olmanı sağlıyor. Bunu oyuncularına yaptı, takıma yaptı, gazetecilere ve hatta bana bile yaptı.  Bu kitabı yazmaya başladığımda ben Espanyol taraftarıydım ama sonunda onun değerini fazlasıyla anladım

Daha sonra Guardiola ve Mourinho arasında sanılanın aksine benzerliklerin çok fazla olduğuna dikkat çekiyor. Guardiola’nın oyuncularını onlardan en iyi performansı alarak koruduğunu belirtirken Mourinho’nun ise savaşı ön plana çıkarıp “Bütün dünya bize karşı” söylemiyle yükselttiği psiko-terör tekniklerini kullanıyor.

-Guardiola’nın en önemli meziyetlerinin başında yıldızlarla iyi anlaşması geliyor sanırım

Kesinlikle katılıyorum.  Zaten Barça, Real, Bayern Münih gibi büyük kulüplerde teknik adamlığın en zor kısmı bursıdır. Eskiden Johan Cruyff’ün yardımcısı ve sonra Barça antrenörü olan Carles Rexach teknik adamlığın yüzde 30’unun saha içiyle ilgili olduğunuve geride kalan kısmın sahanın dışında olup biten pek çok meseleyi yönetmek olduğundan bahsetmişti.  Guardiola da burada oyuncularından en iyi performansı alarak bu problemleri çözüyor.

-Guardiola 2008-12 arası Barça’da antrenör oldu. Messi ise 2009’dan itibaren 4 yıl arka arkaya dünyanın en iyi oyuncusu oldu.  Messi tüm bu başarısını Guardiola’ya borçlu diyebilir miyiz?

Onun yeteneğinin daha önceden de farkına varılmıştı. Ben Guardiola öncesi Frank Rijkaard ile konuştuğumda Messi’yi kenardan merkeze kaydırma fikri olduğundan bahsetmişti. Burada Rijkaard'ın bu fikri ertelemesinin nedeni oyuncuların bu yeni oyun sistemini anlaması gerektiğini düşünmesiydi.  Guardiola önce Samuel Eto’o ve sonra İbrahimovic ile merkez forvetli oyunu devam ettirdi ama en sonunda her şeyi Messi’nin üzerine kurdu.

Guardiola için Münih’te ne gibi sorunlar olabilir?

Eğer benim kitabımı okursanız onun ne kadar komplike bir karaktere sahip olduğunu görebilirsiniz. Takıntılıdır. Bütün enerjisini işine verir. Bu başarı olduğunda güzeldir ama tehlikeli tarafları da vardır. Eğer söz konusu antrenörlük başarısı ise benim başarılı olacağından en ufak bir şüphem yok.

21 Ocak 2013 Pazartesi

Liverpool vs Galatasaray


Hasan Tekin göndermiş.

;)))

Yolanthe & Jessey Sneijder


Görülen o ki Sneijder'ın ilk evliliğinden olan oğul Jessey ile Yolanthe'nin ilişkileri süper.. Çok hoşuma gitti bu foto..  

Televizyon izliyorlarmış..