Geçen yaz bir cesaret saçlarımı kısa kestirmiş, hevesimi alınca da bir daha hayatta kestirmem diye büyük konuşmuştum. Ne demişler büyük lokma ye ama büyük laf etme :) Saçlarım uzamaya başladıkça (ki kıvırcık saçlılar bilir çok ağır uzar bizim saçlarımız) önleri küt, arkası basık ve gitgide klasik bir hal almaya başladı. Ben de her geçen gün bu duruma sinir olmaya başlayınca daha fazla dayanamadım ve kendimi Saloon Black'e attım.
Hatırlarsanız evlenirken düğün saçımı Levent Bey'e yaptırmıştım. Kesim için de saçlarımı yine onun ellerine bıraktım...
Bu saç yumağının tepemde olmasına alışmışım, kucağımda görünce bir tuhaf oldum, gülü gülü lülelerim :)
Aslında Levent Bey daha kısa kesmek istedi ama ben sıkıldıkça toplayabilmek istediğim için sadece kat verilmesini istedim. Sonuç istediğim gibiydi ;) Ama saçlarımın kendisini bulması için birkaç gün daha geçmesi gerekiyor çünkü saç tarandıkça bukleler bozuluyor napalım bu da kıvırcık saçlı olmanın bir bedeli :)
Benden sonra sıra annişteydi...
Annem de boyunu kısaltmak ve biraz hareket katmak istedi...
Bu arada kuaförde annemi beklerken blogdan beni okuyan, Saloon Black'i de bu şekilde keşfeden İTÜ'de doktora öğrencisi çok tatlı biriyle tanıştım, giderken kendisine söyleme fırsatı bulamadım, tanıştığımıza çok memnun oldum Hande :)
Annemin saçları kesildi, arkasından saç uçlarına kızıl boya atıldı...
Voila! Analı kızlı kırpılmanın verdiği mutlulukla kuaför salonundan ayrıldık ;)
Merak edenler için; Saloon Black'te saç kesimi 80TL, gölge ise 140-200TL arasında saçın uzunluğuna göre değişiyor...
Bakıınnn ben saçlarımı böyle toplayabiliyorum da :) Ben her iki şekilde de beğendim ama bundan sonra kestirmek yok, bu şekilde uzatacağım, bana bunu devamlı hatırlatın lütfen olur mu ;)
Saat gece yarısı 2'yi geçti ama ben hala ayaktayım, hazır uykum yokken bu postu hazırlıyım dedim... Çok heyecanlıyım çünkü bugün bebişimizin (tabii kendini gösterirse) cinsiyeti belli olacak... Bebeğinin cinsiyetini önceden hisseden veya rüyasında gören anne adayları sizleri acayip kıskanıyorum gözüme gözükmeyin ha :) Atalarımız "Ye ekşiyi doğur Ayşe'yi, ye tatlıyı doğur atlıyı " demişler iyi güzel hoş da benim bir gün canım ekşi (favorim limoooon!) şeyler istiyorsa ertesi gün mutfakta tatlı ne var diye aranıyorum kerata daha şimdiden bizi parmağında oynatmaya başladı kihhh kihhh :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder