31 Ekim 2014 Cuma

Adalet


Adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inananlardan mısınız? İster ilahi deyin ister doğal, bu dünya içerisinde adalet bir şekilde sağlanıyor.

Sabri konusunda çok yazdım. Bir Umut.. bir Sabri.. Hakkı yenen adamlar hakkında yazıp duruyoruz ha bire.

Ama nedir mesele biliyor musunuz? Sabri'nin suçsuz ya da haklı olması değil. Bu 3 ay onun son dönemde iyi oynamasına rağmen bir türlü görülemeyen, görülmek istenmeyen performansını ortaya çıkartması açısından önemlidir.

O çok dalga geçtiğiniz Sabri'nin yerine toplam maliyeti 10 milyon euro'yu geçen iki adam da dolduramadı.

O "nasıl oynuyo bu takımda anlamıyorum yaa" diyen futbol aklınıza bir şaplak atmaktır Sabri'nin yokluğu.  Aysal yönetiminin "karizmaya" verdiği önem ile beraber "futbol aklının yitikliğine" bir kanıttır böylesine yararlı bir oyuncudan vazgeçme saflığı. Selçuk görüntüde çok daha şık durdu ama cenazene Sabri geliyor işte..

Varlığı demiyorum zira bu adam son dönemde orta açmaz, içeri bakar pas verirdi. Kimse görmedi. Sağ ayaklı olmasına rağmen Mancini döneminde sol kenardan Drogba'ya gelişi güzel değil pek çok kez pas verircesine asist yapmasına rağmen kimseye beğendiremedi kendini.

Gökhan Gönül ne kadar kötü oynarsa oynasın hep "iyi" olarak nasıl ki hafızalarda kalacaksa Sabri de hep kötü olarak kalmıştır pek çoğunun hafızasında. Oysa oyunu izleyen adam onun bindirmelerini, önündeki açık oyuncusunu muazzam bir şekilde çalıştırmasını görürdü. Yapmadınız, görmediniz, bakmadınız..

Bunun cezasıdır onun yokluğu ve çekilen sıkıntı. Sabri'nin bugün varlığının yarattığı ortamdan ziyade yokluğunda çekilen ızdırap onun performansına göz kapayanlara haktır.

Eskiden Bülent yerine Hagi olsun isterdim kaptan ya da çok daha önce Hakan Şükür.. Sonra Selçuk olsun dedim... Bugün sorsanız en karizma adam gözümde Sabri'dir. En çok da "ağır abi" rolünde birileri gibi üçlü çektirmekten vazgeçniyor ya... Helal olsun.. Helal.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder