8 Temmuz 2012 Pazar

EUROPAPARK



Saf-i eğlence, macera, yeni keşifler, devr-i alem ve durmaksızın devam eden atraksiyonlar mekanı…

DSC00166 


Yalnız iş böyleyken çocuklu ailelere bonus saatler verilmesi, onlar için günün 24 saat ile sınırlı tutulmaması gerekmekte…
Zira 2 çocuklu bir ailenin bu kadar şeyi bir gün içerisinde keşfetmesi, deneyimlemesi mümkün olmamakta…
Gün sonunda “-Ne bitti mi gerçekten mi?” deyip şaşakalıyor insan… 

DSC00055

Bu tarz bir deneyimi yıllar yıllar evvel eşim ile henüz çoluk çocuğa karışmazdan evvel Paris-Disneyland’da yaşamış idik. Ona rağmen gün sonunda halen deneyimleyemediğimiz atraksiyonlar aa bu da mı varmış tüh yetişemedik söylemleri vardı. Sirk-gösteri kısmına hiç dahil olamamıştık. Disney kahramanlarının konvoy halinde yürüyüşünü kaçırmıştık. Birer fotoğraf çektirebilmiştik neyse ki kalanlarla…
Europa Park da Disneyland’a benzer bir mekândı, Almanya'nın en büyük Avrupa'nın ise en çok rağbet gören 3. eğlence parkı. İlki Paris'deki Disneyland tabi. 

Tecrübeliydik bu kez aksiyonları hızlıca gezecektik, vakit kaybı olmamalıydı ancak hesabı şaşırtan değişiklikler vardı yanımızda. Bir bebek ve 5 yaşında bir çocuk!
Bebek slinge atılır, çocuk arabası 5 yaşındaki çocuk ile bebek arasında pay edilir zaman zaman uyku ve dinlenme ihtiyaçlarına göre…
Çocuk kendi zevkinde ve binebileceği(her aksiyon için boy ve yaş sınırı var) atraksiyonlara tekrar tekrar binmekte ısrar eder.  
Ebeveynler olarak bizler ise gözü aç birer tavuk gibi etrafı seyreder.
Roller coasterlar şovlar, hızlı trenler, rafting ve su aksiyonları önümüzde dizi dizi ama biz bakıyoruz. Çocukları bırakabileceğimiz kimseler de olmadığından eşimle nöbetleşe gittik geldik aksiyonlaraJ Yanımızdaki telsizlerle de sürekli irtibat kurarak birlikte biniyor olmasak da tecrübe ve heyecanlarımızı canlı olarak paylaştıkJ
Birlikte biniyor olmanın verdiği keyfi tam olarak yaşayamasak da telsiz ile haberleşiyor olmak teselli etti. 

Her aksiyon için boy ve yaş sınırı var. Can için olanlar bir hayli kısıtlı oluyor haliyle, 108 cm boyu ile 110 cm şartı olanlara dahi binemedi. 100 cm ve altı ile idare etti ve tabi binebildiklerinin hepsine tekrar tekrar binmek istedi.
DSC03880DSC00212


Süre kısıtlı olunca, mekan da büyük olunca ve tatmin olmayı bekleyen 3 birey olunca herkes payına düşenle idare etti. Yanımızda getirdiğimiz telsizlerimiz burada çok çok işe yaradı. Eşimle sürekli koordineli olarak alana dağılmış vaziyetteydik:)

Saatler dolmaya yakın ben tercihimi buzdansından yana kullandım.  Eşim roller coaster lara yöneldi. Buzdansı sonrası koltuklarda uyuyakalmış Can ve kucağımda uyuyan İpek ile kalakalmıştım. İpek slinge atılır hemen, Can da çocuk arabasına kaydırılır ve tamamdır…

Burası muhteşem bir yer, onlarca ülkeye ait sokaklar var burada, 
Yunanistan'da bir otel önü masasında oturuyorken bir anda İsviçre Wallis'de ünlü kayakçıların çıktığı şehirde bulabilirsiniz kendinizi... Sadece yaratılan ortamın dışında ülkelerin atmosferleriyle birlikte donatılmış eğlence aksiyonları da bulunuyor. Ve bunlar sadece iki ülke ile sınırlı değil. Kendinizi başka nerelere gitmiş hissedebilirsiniz buraya gelince? Norveç'de, İspanya'da, Almanya'da, Rusya'da, İtalya'da, Fransa'da, İskandinavya'da, Portekiz'de, Hollanda'da, İngiltere'de, Avusturya'da ya da İzlanda'da...
Ne çok ülke saydım değil mi? Biz bunların yarısını göremeden ayrıldık:( 
Gün 48 saat olmamalı mı sizce de?



DSC00188DSC00171 


İsviçre'de Wallis sokakları...


  DSC00126 


 İngiltere'de İngiliz taksilerinde(caps) 
DSC00061


Mekanı bırakıp ayrılmak zordu haliyle... 


Bir sonraki durağımız Heidelberg...
Almanya'nın en güzel şehirlerinden biri. 
Tarih ve doğa içiçe...
Tekrar tekrar gidilesi mekanlardan birisi...


Heidelberg öncesi bir durağımız Karlsruhe ise bizde muhteşem izler bıraktı.
Hayatımın en güzel hayvanat bahçesi ve botanik bahçesi gezilerinden biriydi sanırım... Her ikisini birlikte barındırdığından sebep ayrı bir yeri var Karlsruhe'nin...


Parklar konusunda Almanya bizi gönlümüzden fethetti. Her günümüz ayrı güzeldi. Bundan en çok memnun olan ise Can idi sanırım... İstanbul'da döndükten sonra bile halen parklardan bahsediyordu:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder