Ay ne 2015'miş Allahım kendime hala gelemedim! Nil hastalandı, ben hastalandım, sonra Nil'de alerjik durumlar ortaya çıktı ve biz kendimizi anca toparladık! Şaka derken 2055 yılındaki halime dönmeme ramak kalmıştı vallahi! Neyse şikayet etmek yooook!
Bu arada 2015'te aldığım yeni kararlar neticesinde bilgisayar ve telefonda artık daha az vakit geçirmeye başladım. Zamanımı gereksiz yere öldürmekten ziyade kendimi mutlu eden şeylerle vakit geçirmeyi tercih ediyorum. Sevdiklerime kurabiye ve cupcakeler pişiriyorum (biraz daha istediğim kıvama gelirsem bir okuyucuma bile cupcake hediye edebilirim...), kilden biblolar yapıyorum, dinlendirici bir müzik eşliğinde mandala boyuyorum. Bu arada seramik atölyesine de başlamıştım ama ders veren kişinin lakayıt tutumu yüzünden yarım bıraktım, şimdi daha güzel bir atölyede yedek listedeyim, yer açılır açılmaz ona da başlayacağım. Planlarım arasında bir de kurabiye kursuna katılmak var, bakalım... Bendeki havadisler şimdilik bu kadar :) Sağlık olsun da gerisi mühim değil gerçekten...
Bu arada bu eteği hatırladınız mı? Kuğu desenine vurulup almıştım ama benim gibi armut vücutlu birinin asla tercih etmemesi gereken bir etek olduğunu giydiğimde anladım :) Canım annemle birlikte elden geçirdik, ben pek birşey yapamadım tabii sadece kalıbını çıkardım, annişim de dikti ve eteği daha giyilebilir hale getirdi en azından giydiğimde artık abajur gibi görünmüyorum ;)
Hepinize güzel bir hafta dilerim!
Deri Mont: Sheinside
Etek: Sheinside
Çanta: Mudo Concept
Botlar: Derimod
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder