Raclette'e gelir isek de erimiş peyniri haşlanmış patatesin ortasına döküp de yiyorsunuz. Anlaşılan o ki vakti zamanında ellerinde bol peynirden başka pek malzemeleri olmayan İsviçre köylüleri çok düşünüp taşınmışlar bu iki yemeği keşfetmişler:) Bu kadar ineği, keçisi bol memlekette en bol saklanası kolay şey peynir olduğuna göre uzun kış mevsiminde en bol yenilecek malzeme de peynir ve Almanya ile komşuluktan doğru patatesden başka şey olmasa gerek...
Fondue ile çok hoşbeş olamadık eritilmiş peynire katılan alkolün kokusu ve tadı sebebiyle, peynire yazık oluyordu bizce...
Ama Raclette çooooook başkaydı... Hani o da çok öyle kolay yenilir yutulur değildi. Peynir erirken ortaya yayılan müthiş kokuyu duymamayı başarabilmeniz lazım:) Başardıysanız ne mutlu size, müthiş bir lezzet ve şölen sizi bekliyor. Buyrun sofraya:)
Raclette peynirini tanıtmakla başlayalım. Peynirimiz şudur:
Dilimlenir ve sofrada yerlerini alırlar... Biberlisi ve sadesi vardır. Belki bizim bilmediğimiz tatmadığımız başka çeşitleri de mevcuttur.
Minik patatesler haşlanır sıcak halde beklerler sofrada. Birer ikişer tabakta yerlerini alırken patatesler şöyle bir ortasından çatal batırılarak erimiş peynirle kucaklaşma hazırlığı başlar.
Raclette aletleri masanın ortasına kurulur. Dilimlenmiş peynirler minik teflon tavalarda yerlerini alır.
Bu esnada masanın etrafında sohbet bir taraftan yürürken bir taraftan eriyen peynirler kolaçan edilip kıvama gelmiş olanlar kibarca yanınızdakine ya da karşınızdakine teklif edilir....
Biberli ve sade olanlardan tercihiniz var ise o tavaları gözucuyla takip etmeye başlarsınız çaktırmadan:)
Ve mutlu son... Patates peynir ile buluşuyor...
Boşalan tavalar yeni peynir dilimleriyle dolar, sohbet devam eder bu bekleme esnasında... Isınan Raclette tavaları daha hızlı peynir eritmeye başlar, beklemeler kısalır, mini tavalar masanın bir ucundan diğer ucunu dolaşır, nezaket had safhadadır...
Sadece patates ve peynir olmaz sofrada, sonradan zengin olan İsviçre Halkı Raclette'i mezeleriyle zenginleştirir... Arpacık soğanı turşusu ve mısır turşusu Raclette sofrasının vazgeçilmezidir.
Bir fransız restoranından alınan tarifle yapılan nefis soğan salatası sofraya eşlik etti bizim kısmetimize...
3te 2si pişirilen soğanlar az sirke az mayonez ve birkaç lezzetle daha buluşur, bekler ve lezzetiyle beraber sofraya ilerler...
Unutulmaz Raclette Ziyafetinin ardından fotoğraflara her bakışımda derin bir özlem vurur geçirir beni... Yaşadığımız Raclette ziyafetinin salt damak tadına hitap eden bir lezzet olmayıp tüm duyularımıza hitap eden bir ziyafet oluşundan olsa gerekti...
Peynirin patatesle buluştuğu fotoğraflara yine de çok bakmamak faydamızadır:) Zira Türkiye topraklarında Raclette yiyecek imkan kalmamıştır. Bir dönem Tchibo'dan Raclette tavaları satışa girmiş idi. Ancak tava olupta Raclette peyniri olmadıktan sonra anlamı olmayacak bir iş deyip vazgeçmiş idik. Bizim kaşar peynir türleri ile bir denemeye fırsat olmadı haliyle. Muhtemelen kaşar peyniri ile de en azından olayın havası yaşanabilirdi, lezzet birebir aynı olmasa da... Tchibo'yu kollamaya devam... Belki tekrar gelir bir tema da karşımıza... Yoksa bir akşam daha fazla duramayıp bu özlemle, atlayıp uçağa İsviçre'ye Raclette yemeye gitmek an meselesi:)))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder