Kasım ayına girdik bile! Zaman hızla geçiyor. Geçen sene bu zamanlarda annelik ile bocalıyorken şimdi kendime daha güveniyorum. Ama bu güven yine de kimi talihsiz olayları yaşamanıza engel olmuyor ne yazık ki... Canım kızım geçtiğimiz haftalarda kötü bir kaza atlattı, mama sandalyesinden çok kötü düştü ve kendimizi akşamın bir vakti kan revan içinde acilde bulduk. Hayatımın en kötü anlarından biriydi diyebilirim :( Çok şükür olayı sadece ön dişinin kırılması ile atlattık. Bu da nazar boncuğu olsun diyoruz artık... Melekler korusun tüm bebişlerimizi!
Havalar hala kuruyken açık havada fotoğraf çekme lüksünü sonuna kadar kullanacağım gibi görünüyor ;) Bu arada ben hiç gömlek insanı değilim biliyor musunuz? Eskiden iş hayatımda o kadar çok gömlek giymişim ki şimdi elim asla gömleklere gitmiyor, giydiğimde kendimi çok sıkıcı buluyorum. Papağan desenli bu gömlek ile ısınma turları atıyorum diyebilirim :)
Bu botları Marks & Spencer'da görmüş, rengini çok beğenmiş ama numaramın kalmadığını görünce boynu bükük çıkmıştım mağazadan. Ama sonra kafamda bir ampul yandı ve gidip başka bir şehirde numaramın kalıp kalmadığını sordum. Mağaza görevlisinden maalesef stoklarımızda görünmüyor cevabını aldıktan sonra omuzlarım düşük yenilmiş bir savaşçı gibi terkettim mağazayı. Ama bir türlü ikna olmadım (ne inat ne inaaat!) başka bir gün yine gidip bu sefer başka bir mağaza görevlisine sordum, bilgisayarı açınca ben de yanına gittim (ne gıcık bir müşteriyim di mi :P) ve bingo! Biliyordum iç sesim beni yanıltmamıştı, Ankara'da kalan son 37 numara beni bekliyordu işte! Bu sefer mağazadan omuzlar dik, kaşlar kalkık zafer kazanmış bir komutan edasıyla çıktığımı söylememe gerek yok sanırım :)
Harika bir hafta sonu diliyorum hepimize!
Gömlek: Marks & Spencer
Botlar: Marks & Spencer
Çanta: Six
Küpe: I Am
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder