30 Haziran 2013 Pazar

Gevrek





Güzel şeyler çabuk bitermiş, her tatil güzeldir ve çabuk biter. En başta bu gerçeği kabul edelim :) Bu seneki tatilimizi nasıl geçirsek diye prensimle çok düşündük; Nil'le mi? Yoksa Nil'siz mi? Ama Nil ne-ne'si olmadan yapamaz ki! Ha bu arada ne-ne Niloş'un lügatında yer çekimine ve de Nil zillisine daha fazla direnemeyip yakında beni terkedecek olan ciciklerim olurlar. #direnmeme Tövbe Tövbeee ne diyorum ben :P Konuyu dağıtmıyım sonuç olarak Nil'imizin henüz küçük olduğuna karar verip hep birlikte tatile çıkalım dedik. Nil açısından en iyi seçeneğin ne olabileceğini doktorumuza da danıştık. Aslında aklımızda Antalya vardı ama dışarısının aşırı sıcak iç mekanların ise klimalı olması yüzünden doktorumuz pek sıcak bakmadı bu fikre, daha serin bir yeri tercih etmemizi ve sadece denize sokmamızı önerdi. Biz de rotamızı kayınvalidemlerin yazlığına Çeşme'ye çevirdik. Nil'imizden ayrılmadan ama zaman zaman ondan ayrı kalarak baş başa tatilin tadını çıkarttık. İyi ki anneanneler, babaanneler var, onlar sayesinde gönül rahatlığı ile hareket edebiliyoruz, en azından ben böyle düşünüyorum, bakıcı fikrine hala sıcak bakmıyorum, enerjim yettiği sürece kızımın yanında olmak ve onun her anını yaşamak istiyorum. 35'inde anne olunca insan böyle buldumcuk oluyor işte :)




Ha bu tip anneler tatile çıkarken de kendine 2, kızına 5 mayo alıyor. Ahh ahh analar ne yesin yarımşardan beş yesin diye boşuna dememişler! Hiç abartmıyorum valizin 3'te 2'si Nil'e aitti, o koca valizde ben ve prens küçücük bir yeri kapladık. İlk defa kendimi bu kadar küçük, hayata karşı bu kadar savunmasız hissettim... desemde inanmayın yok ayol vallahi oluyomuş iki papuçla da tatil geçiyomuş :) Bu arada sevgili Sabiha twitterda benden bebekle tatile giderken neler gerekir diye bir yazı beklediğini söylemişti, buradan hemen cevaplıyım:





- En başta günlük aldığı vitaminleri ve olası hastalıklara karşı önlem amaçlı ilaçlarını unutmadık. Bizim kurtarıcı şurubumuz Babi-x Zen bitkisel şurup, Nil'in gaz sancıları olduğunda, diş çıkartma dönemlerinde, uzun uçuşlu seyahatlerimizde çok etkili oldu, tabii ki bu şurubu kulaktan dolma bilgilerle değil doktorumuzun tavsiyesi üzerine kullanıyoruz, lütfen siz de kullanmadan önce kendi doktorunuza danışın...





- Sivrisinek ısırıklarına karşı doktorumuz sinek kovucu tabletler ve kremler yerine ultrasonik ses yayan elektronik kovucuları önerdi. Radarcan'ın hem prize takılan hem de üstte taşınabilen portatif olanından Joker'de bulduk ve her ikisini de aldık. Fişe takılan etkili oldu geceleri sivriler Nil'den uzak durdu ama gündüz kullandığımız portatif olan koruyucunun pek etkisi olmadı maalesef :(





- Böcek ısırıklarıyla karşılaşma ihtimaline karşı Fenistil jel bulundurduk, çok şükür buna gerek kalmadı...





- Güneş koruyucu olarak doktorumuz bebeğimizin güneş ışınlarına da ihtiyacı olduğu için 50 faktör yerine 30 faktör koruyucuları önerdi, Sebamed veya Mustela olabilir dedi. Birçok eczaneye baktım ama bebekler için daha çok 50 faktörlü güneş kremleri satıldığı için 30 faktörlü olanı Daylong markasında bulabildim. Kimyasal UV filtresi ve parfüm içermeyen, mikro pigmentler aracılığıyla fiziksel koruma sağlayan Daylong Baby'den çok ama çok memnun kaldım, Nil'de hiçbir alerji yapmadı ve pamuk cildini çok güzel korudu. Kendimiz için de 25 faktör Daylong Ultra Lotion'ı kullandık. Gevrek simide dönmeden dönmüş olduk böylece :)





- Nil'i denize sokarken Huggies Little Swimmers bezlerini kullandık, bez suda hiç şişmedi Nil'i de rahatsız etmedi.





- Pratik olması açısından Bebe Confort'un tek kullanımlık kağıt önlüklerinden kullandık.





- Bez, ıslak mendil, Aptamil vesaire gibi marketlerde kolaylıkla bulunabilen ürünleri valize doldurup alanı daraltmadık onları Çeşme'den temin ettik.





- Tabii denize gittiğimiz ve gün içinde sık sık üstünü değiştirdiğim için birçok body, t-shirt, şort, tayt ve elbise de valizde yerini aldı ;) Sanırım hepsi bu kadar, atladığım bir şey olmadı...




Çeşme'de hava çok güzeldi, ne çok sıcak ne de çok rüzgarlı... Sevdiğimiz şeyleri yaptık; Alaçatı'da keşif, Paparazzi'de deniz, Turkuaz'da gözleme, marinada balık, Şevki'de kumru, İmren'de sakızlı kurabiye, Yıldız Burnu'nda yürüyüş vesaire... Tatil anlatmakla bitmez en iyisi sevdiğim fotoğrafları paylaşmak sizlerle ;)




Oturmaya mı geldik haydi denizeeee :)




Ve Nil ilk tuzuyla tanışır kihh kihhh :)






Şimdi biraz marinanın keyfini çıkaralım...




Dünyayı güzellik kurtaracak ve bir insanı sevmekle başlayacak herşey...


Hadi beni sevin dünyayı birlikte kurtaralım hee hee :)








İki aşkım yan yana ♥ 




Şşştttt küçük matmazel... O pamuk omuzlardan bir ısırık alabilir miyim sibuple?




Lavanta kokusuna bayılırım... Sivrisinekleri kovaladığını da yeni öğrendim :) Teşekkürler Pelinciğim!






Bu tatilde saçlarım için John Frieda Frizz-Ease bukle belirginleştirici günlük şampuan ve saç köpüğünü kullandım. Artık Çeşme'nin havasından mı suyundan mı yoksa ürünün güzelliğinden mi bilemiyorum ben çok memnun kaldım. Benim gibi kıvırcık saçlı olanlar değişik bir ürün denemek isterse tavsiye edebilirim.






Şimdi biraz shotları devirme vakti, istikamet Tektekçi...






Ve tatil havalimanına adım atar atmaz biter...




Bitmesin yaaa! Niye bitiyor ki! Hadi son kez bir tatil pozu verelim şöyle en havalısından!




Ama nerdeee! Bunun için kırk fırın ekmek yemek, kırk poz da fotoğraf çektirmek lazım!




Bu keyifli tatil için Nil'in biricik babaannesine ve dedesine çok teşekkür ederiz :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder