İndirme Linklerini sınırsız yapan 3 ayrı çevirici site. Zaman zaman kapalı olsa da oldukça işe yarıyor.
1960’lar fransa’sini kasip kavuran yunanli besteci, sarkici. yunan asilli olan moustaki, babasinin görevi nedeniyle çocuklugunu yunanistan’da degil, misir’da geçirmistir. bünyesinde yunan kültürü ile arap kültürünü yogurmustur. gençliginde ise misirlarda duramamis, ögrenim için de fransa’yi tercih etmistir. sonuç olarak ortaya arap-yunan-fransiz kültürlerinin karisimi bir adam çikmistir ki o kendisini akdenizli olarak tabir ediyor. bir bati-dogu kirmasi da diyebiliriz. daha da iyisi fazlasiyla karizma, fazlasiyla çekici bir adam. fransa’da pek çok ünlü müzisyenle çalismistir, edith piaf gibi. brezilya ‘da piazzola ile çalmistir. gençliginde moustaki hem romantik, hem de solcu bir çizgi izler. ma liberte, sans la nommer( bu parçanin sonunda sürekli devrim diye troçkizan bir tavir alir) isimli parçalari fransiz solcular için mars niteligindedir. çok daha önemli parçalari, ilk ve en önce le meteque ( ki bunun tanju okantarafindan dilimize çok nefis bir biçimde aranjmani yapilmistir; bu aksam çok efkarliyim kalbim neden kan agliyor...diye), ma solitude, il faut voyager, le facteur, il est trop tard, la philosophieen bilinen parçalaridir. moustaki'nin ne kadar büyük bir adam oldugu bestelerinin yaninda müthis sarki sözleriyle de anlasilir, ki mesela le meteque'in esi benzeri yoktur. (ekşi'den)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder