27 Nisan 2014 Pazar

Zaman Yönetimi
















Birçok anne-babayı strese sokan düşünce, hiçbir şey yapamamaları ve birbirlerine yeterince vakit ayıramamalarıdır. Bunu önlemek için, zaman etkin bir şekilde kontrol altına alınmalı ve böylece hem çocuğun, hem de sizin mutluluğunuz için doğru ortamlar yaratılmalıdır.





İş Görmek: Ortada koşuşturan küçük bir çocuk, zamanınızı ve ilişkileri kontrol düzeninizde büyük değişikliklere yol açacaktır. Çocuğunuzla verimli biçimde zaman geçirmek ve normal işlerinizi yapmak arasında bir denge kurmalısınız.





Başarılı bir zaman yönetimi, bazı şeyleri yapmayı başarmış olma hissine sahip olmaktır. Gününüze şu soruyla başlamak isteyebilirsiniz: "Bu günümün iyi geçtiğini düşünebilmem için neler olması gerekir?" ya da "Bu günümün iyi geçtiğini düşünebilmem için neleri başarmam gerekir?". Güne bu sorularla başlamak, günü istediğiniz doğrultuda sürüklemenize yardımcı olacaktır. Bu sorulara verilecek cevapların ne olabileceğini bildikten sonra, geçici bir plan yapabilir ve en iyisini umut edebilirsiniz. Ancak, devamlı olarak planlarınızı gerçekleştirememek moral bozucu olabileceğinden, ilk cevaplarınızın başarısız olma durumu için de kendi kendinize şu soruyu sorun: "Bunların tamamını gerçekleştiremezsem neye razı olabilirim?". Kendi zamanınızı etkin bir biçimde yöneterek, aynı zamanda çocuğunuza iyi bir örnek olarak da zaman yönetimini öğretmiş olursunuz. Anlayabilecekleri yaşa geldiklerinde, bu onlar için önemli bir ders olacaktır. Çünkü her şeyi yapabilmek için zaman ayrılması gerektiğinin ve bazı durumlarda isteklerinin gerçekleşmeyebileceğinin farkına varacaklardır.





Kendiniz ve Birbiriniz için Zaman: Aile sorunları, aile bireylerinin birbirleriyle nasıl etkileşim kurduklarını anlamakla çözülür. Bir ilişkinin kalitesi, eşlerin birbirleriyle temas halinde olmaları ve birbirlerinin gereksinimlerinin farkında olmaları ile artırılır. Bunun tersine; birbirleriyle teması kesmiş eşler, ilişkilerinde çelişkiler oluşmasına yol açar ve belki de gayet iyi niyetli bir takım yaklaşımların yanlış anlaşılmasına neden olabilir.





Öyleyse eşler birbirleriyle olan ilişkilerini nasıl devam ettirebilir? Önemli olan birlikte geçirdiğiniz zamanın süresi değil, bu sürede ne yaptığınızdır. 





Birbirinizle eskisi kadar zaman geçiremeseniz de, eşinizin istendiğini ve sevildiğini, ona her zaman ihtiyaç duyulduğunu hissettirmek için yaratıcı olmanız gerekebilir.





Eşinizin hala özel olduğunu gösterdiğinizden emin olun. Genelde en çok etki yapan şeyler küçük şeylerdir. Eşinizin nelerden hoşlandığını unutmayın ve mümkün olduğunca bunları yapmaya çalışın. Örneğin; Cuma akşamı eşinizin en sevdiği özel bir yemeği pişirin. Birbirinizi yermek yerine, teşvik edici sözler söylemeyi alışkanlık haline getirin.





Düşüncelerinizi eşinize açık açık bildirerek etkin bir iletişim içinde olun. Örneğin; eşinize gün içinde neler başarmayı planladığınızı anlatın ve size ne şekilde yardımcı olabileceğini konuşun.





Kendinizi toparlamanız ve pillerinizi yeniden şarj etmeniz için, birbirinizin tek başına faaliyetler yapma gereksinimleri olduğunu hatırlayın. Eşinizle, kendinize zaman ayırma konusunda anlaşmaya varın ki, özlemle bekleyecek bir şeyiniz olsun.










Kaynak: Mutlu Çocuk Sahibi Olmanın Sırları, Dr. Carol Valinejard, Mikado Yayınları, 2012


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder