21 Ekim 2012 Pazar

Çukurcuma





Fotoğraf çekmeyi çok seviyorum, çevreme daha dikkatli bakmamı, en ufak ayrıntıda bile bir güzellik bulmamı sağlıyor. Fotoğraf çekmek beni o kadar dinlendiriyor, o kadar kafamı boşaltmamı sağlıyor ki etrafımda hobi arayışı içinde olan biri varsa kendisini mutlaka bir fotoğrafçılık kursuna yazılması konusunda yüreklendirmeye çalışıyorum. Gel gelelim Nil'in puseti, eşyalarıyla dolu çantası, kendi çantam derken fotoğraf makinemi taşımak bana ne yazık ki artık hamallık gibi geliyor... Hafta içi yolum Çukurcuma'ya düştü, bu sefer ağır mağır demedim, makinemi de attım çantama. Daracık sokaklar, küçücük kaldırımlar ve o kaldırımların üstünde akrobatik hareketler yaparcasına bir pusetle yürümeme inat çektim çekebildiklerimi... Ne yalan söyliyim hayata biraz da vizörden bakmayı özlemişim ;)

































Hiç yorum yok:

Yorum Gönder